TFF'nin Skandal Sponsorluk Anlaşması
TFF'nin İsrail Destekçisi Fast-Food Zinciri ile İmzaladığı Skandal Anlaşma: Türk Futbolu ve Vicdan Ambargosu!
Federasyon yöneticilerimiz, bu anlaşmayı yaparken Gazze'nin/Filistin'in yanında mı, İsrail'in yanında mı duruş olarak anlaşılacağını düşünmemiş gibi görünüyor. Aksini düşünmek istemeyiz. Eğer dikkate almaya değer bulmadılarsa, bu kurumu yönetenler Türkiye'yi temsil edemezler. Etmemeliler!
Sponsorluk anlaşmaları ve işbirliklerini özellikle spor kurumlarımız, toplumun hassasiyetini ve insani değerleri gözeterek yapmalı. İç barışı gözetmeliler.
İsrail'in Gazze ve Filistin'in değişik bölgelerindeki katliam, soykırım ve işgalleri karşısında aziz milletimiz ve dünyanın pek çok yerindeki vicdan sahibi insanlar mitingler, protestolar ve İsrail'i destekleyen firmalara karşı ambargo uygulayarak Gazze'nin yanında yer alırken, maalesef Türkiye Futbol Federasyonu'nun ünlü bir fast-food zinciri ile sponsorluk anlaşması yaparak kamu vicdanında skandal olarak nitelendirilen bir karara imza atması, halkın haklı infialine sebep oldu. İsrail'i açıktan desteklediği kamuoyunca bilinen bu zincir fast-food firması ile sponsorluk anlaşması yapması, sadece Türkiye'de değil, Filistin katliamı konusunda Türkiye ve Türk halkından daha fazla destek bekleyen insanlık vicdanında da büyük bir infiale neden oldu. Bu fast-food şirketinin ürünlerinin helal olup olmadığı, sağlıklı olup olmadığı tartışılırken bir de buna TFF'nin sponsorluk anlaşması eklenmiş oldu! Bu vesile ile ifade etmek isterim ki aşı geçen firmanın ürünlerini asla yemiyorum, kimseye de yemesini önermiyorum!
TFF ile yapılan sponsorluk anlaşmasının meşruiyetini sorgulayan, bu anlaşma ile meşhur zincirin İsrail'e yaptığı desteği yok saymak ve meşru göstermek gibi bir sonucu doğurabileceğini düşünen birçok vatandaş, söz konusu firmanın İsrail'in sadece son günlerdeki zulmünü değil, Filistinlilere yönelik tarihsel soykırım ve zulümlerine maddi destekle katkıda bulunduğunu bilmesine inanmasındadır. Filistin topraklarında yaşanan soykırım, insan hakları ihlalleri ve zulümler, dünya genelinde büyük bir infiale neden olduğu bu günlerde, TFF'nin böyle bir firmanın sponsorluğunu kabul etmesi, Türk sporunu ve futbol sever vatandaşları ziyadesi ile üzmüştür. Buna kimsenin hakkı yoktur.
Sosyal medyada gelişen tepkiler, sporun sınırlarını aşarak toplumsal bir meseleye dönüşmüş durumda. TFF'den beklenti ve önerimiz, taraftar gruplarının ve sivil toplum örgütlerinin başlattığı kampanyaları, sponsorluğa karşı duyulan rahatsızlığın ve tepkinin büyüklüğünü de dikkate alarak sponsorluk anlaşmasını iptal etmesidir. Milletimiz, özellikle futbola gönül vermiş taraftarın desteğini kazanmak son derece önemlidir. Vatandaşların, yukarıda da ifade ettiğim gibi adı geçen firmanın ürünlerinin içerdiği zararlı maddeler ve insan sağlığına etkilerini düşünmesi ile sınırlı değildir. Gıda güvenliği konusu, her geçen gün daha da önem kazanırken, bu firmanın ürünlerinin helal yenilebilir ürünler olup olmadığı, sağlıklı beslenme kriterlerine uygun olup olmadığı sorgulanmaktadır. Tam da bu sıra da adeta zincir firmanın ürünlerini meşrulaştırmak, zımnen ürünlerinin reklamını sakıncalı bulmamak sureti ile ürünlere bir bakıma kefil olmak şeklinde anlaşılabileceği düşünülmemiş midir? Bazı uzmanların, firmanın ürünlerinde kullanılan yapay maddelerin vücutta çözülmeden kalması ve uzun yıllar bozulmadan durmasıyla ilgili görüntüleri kamuoyuyla paylaşırken endişelerini dile getiriyorlar.
Firmanın ürünlerinin içerdiği zararlı maddeler ve bunların insan sağlığına etkilerine örnek verecek olursak, gıda maddesinin tabiatına taban tabana zıt olarak, ABD vatandaşlarından birinin 25 yıl önce aldığı menünün hala bozulmamış olması, üzerinde düşünülmesi gereken bir konudur. Gıda uzmanları, normal şartlarda bu tür gıdaların doğada çözünmesi ve bozulması gerekir demektedirler. Bu firmanın ürünlerindeki yapay maddelerin vücut tarafından eritilememesi, sağlıksız beslenme alışkanlıkları ve obezite sorunlarını tetikleyebildiğine dair iddialar gün geçmiyor ki medyada yer almasın.
Bu durum, beslenme alışkanlıklarımızın, sağlığımız üzerindeki etkilerini düşünmemiz gerektiğini hatırlatıyor. Yapay maddelerin uzun vadeli etkileri ve obezite gibi sorunlarla olan ilişkisi, düşünülen bu ürünü yaygın olarak satan bu şirket ile sponsorluk anlaşması yapmak yerine, TFF'nin sağlıklı yaşam değerlerini destekleyen şirketlerle sponsorluk anlaşmalarına öncelik vermesi beklenmektedir. Spor sağlık demektir. Spor barış ve kaynaşma demektir.
Sonuç olarak, spor sadece bir eğlence aracı değil, toplumsal bir kaynaşma aracıdır. Spor organizasyonlarının ve kulüplerin, sponsor seçimlerinde ve imzalanan anlaşmalarda toplumsal değerlere uygun bir duruş sergilemeleri, gelecek nesillere daha sağlıklı bir spor ortamı bırakmaları açısından önemlidir. Milletimizi üzen bu skandal anlaşmanın iptali yerinde bir karar olacaktır. Kurumlarımız sponsorluk anlaşmalarını yaparken toplumun genel ahlak değerlerini, Türkiye'nin ilişkilerini, siyasi hassasiyetlerini ve sağlık standartlarını gözetmeleri, sadece futbol camiasına değil, tüm toplumu hoşnut edecek, rahatsız etmeyecek bir duruş sergilemeleri beklenmektedir. Sponsorluk anlaşmalarının yazılı olmayan kuralları da dikkate alınmalı, gelecek nesillere gösterilen hassasiyetler örnek olarak aktarılmalıdır. TFF yetkilileri milletimizin hassasiyetini dikkate almalı, yapılan sponsorluk anlaşması kesinlikle iptal edilmelidir. Aksi halde TFF'nin milletin vicdanında ambargo yemesi kaçınılmazdır!
Vesselam
YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN
https://www.bncmedyahaber.com/yazar-emeklilerin-sessiz-cigligi-adalet-ve-guven-icin-yerel-yonetimlerde-seffaflik-zorunlu-986.html
|