|
||
Kırk yıllık YANİ olur mu KANİ? | ||
Osman HAZIR / Araştırmacı / Yazar | ||
Kırk yıllık YANİ olur mu KANİ?
Hemen düzeltmeye çalışmayın canım ben de biliyorum bu atasözünün orjinalinin böyle olmadığını. Ancak ne yapayım tersine süreçler böyle dedirtiyor işte.
Evet sözün aslı; “Kırk yıllık KANİ olur mu YANİ?” şeklinde. Bu orijinal haline göre ifade ettiği anlam çok güzel.
Şöyle ki;
TDK sözlüğe göre: “KANİ” bir müslüman özel adıdır. “YANİ” ise Hristiyanlarda kullanılan özel addır. Çok yaygın kullanılmayan bu atasözü için yine TDK; “ Uzun bir süre iyi insan olarak yaşamış olan kimsenin, artık kötü olması ve değişmesi düşünülemez. İnsanlar, handiyse bir ömür boyu peşinden koştukları ülkülerden ve kendilerini adadıkları inançlarından asla taviz vermez ve artık değişmezler.” şeklinde izahat verir.
Neden bu açıklamaya ihtiyaç duyduk;
Efendim bu atasözünün tersine anlamlar için de kullanılabildiğine şahitlik etmek şaşırtıcı olmuyor. Uzun süredir İslami değerler konusunda istikrarlı bir şekilde kötülüğü temsil eden birileri de maalesef değişmemekte ısrarcı olabiliyor. 68 Yıllık “KANİ” ısrarla “YANİ’LİK” Yapıyor.
Şöyle ki;
“Meclis Kur'an-ı Kerim okuma yeri değildir” diyerek, mecliste Diyanet İşleri'nin kitaplarının sergileneceği alanların bulunmasından ve müslüman memleketin meclis kütüphanesinde Kur’an okunmasından rahatsız olmak da nedir?
Kur’an öğrenmeyi, ezanı asli diliyle okumayı yasaklamak konusunda sabıkası bulunan bir siyasal zemin mensubundan ne beklenir diyecem birileri gene hoplayacak. Yanlış mı?
Aslında Makedonya göçmeni birisinden Kur’an düşmanlığı yapması değil bulunduğu siyasal ortamın göçmen düşmanlığına karşı durmasını beklemek lazımdır.
Anan baban Müslüman kimliği nedeni ile Tito diktatörünün zulmünden seni de alıp doğduğun yurdu terketmek zorunda kalmışken müslüman kimliğin en önemli unsuru olan Kur’an’ın okunmasından rahatsız olmak niyedir?
Şimdi içinde bolca: laiklik, ... ilkeleri, ilericilik, çağdaşlık, gericilik vs geçen cümleler kurup aslında biz dine karşı değiliz ile bitirmenin hiç ikna edici olmadığını anlamanız lazım. Zira küpün içinde ne varsa dışına o sızıyor.
Belki garibinize gidecek ama;
Bu millet Müslüman.
Bu millet ibadetlerinde eksiği olsa bile Mukaddes kitabına sahip çıkar.
Bu Millet vatanını şehadet aşkıyla özgürleştirip işgalden kurtarmıştır.
Bu Millet Meclisini dualarla açmıştır.
Bu Millet sen ve ailen henüz Anadolu’ya gelmeden önce Kur’an öğrenmesine karşı çıkan yasaklar koyanlara rağmen kitabına sahip çıkmıştır.
Bu Millet sen doğmadan 3 yıl önce ezanı asli dilinde serbest bıraksın diye 27 yıllık diktatörlüğü bulduğu ilk fırsatta meşru yollarla alaşağı etmiştir.
Bu Millet ezanı asli dilinde serbest bırakan başbakanını şu anda senin bulunduğun siyasal zeminin destek ve kışkırtması ile kurban vermiştir.
Bu millet 15 Temmuz gecesi seçilmiş Cumhurbaşkanı iktidardan düşürülsün diye sen ellerini oğuşturarak beklerken, genel müdürün de sanki birazdan açıklama yapacak gibi takım elbisesi ile hazır vaziyette kahve içerken Kur’an aşkıyla memleketi işgalden kurtarıyordu.
Velhasılı KA/YANİ’CİM; siz bu milleti kimliksizliğe alıştırmak için toplum mühendisliği yapsanız da bu milletin müslüman olduğuna kendinizi alıştırsanız daha doğru olacak. Zira ilki mümkün değil. İkincisi çok kolay.
Anlatabildim mi? Gerçi ahmağa anlatır gibi oldu ama...
Kur’anın esenliğinde buluşanlardan olalım diye dua ile Vesselam...
YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN |
||
Etiketler: Kırk, yıllık YANİ, olur, mu KANİ?, |
|