2025 Yılı Yine ‘Aile Yılı’ İlan Edildi: Peki, Sorunlar Nasıl Çözülecek?

Yıllardır tekrarlanan sloganlar, ilanlar ve söylemlerle dolu vaatler… Ancak aile yapısını korumak ve güçlendirmek adına somut adımlar atıldı mı? 2025’in bir kez daha "Aile Yılı" ilan edilmesi, kamuoyunda yeniden tartışmalara yol açtı. Peki, çözüm bekleyen kronik sorunlar bu kez masaya yatırılacak mı?

Binici ile Söz Meydanı, bu haftaki programında aile yapısına dair çarpıcı konuları ele aldı. Muhammet Binici’nin moderatörlüğünde, birbirinden değerli uzmanlar çözüm önerilerini sundu ve sorulara yanıt verdi. İşte programdan dikkat çeken başlıklar ve konukların görüşleri:

Aile Eğitimine Yeni Bir Perspektif: Dr. Ercan Özçelik
 

Eğitimci ve yazar Dr. Ercan Özçelik, aile birliğinin korunmasında eğitimin kritik rolüne vurgu yaptı:

• "Eğitim sadece okulda değil, evde başlar. Aile içi iletişim eksiklikleri, çocukların topluma sağlıklı kişiler olarak katılmasını zorlaştırıyor. Eğitim müfredatına aile değerlerini güçlendiren programlar eklenmeli."
  Dr. Özçelik ayrıca, “toplumsal cinsiyet eşitliği adı altında bir nesli katlettik” dedi.
   

Aile Birliği ve Toplum Sağlığı: TÜSKAB Başkanı Serkan Gürsoy
 

Türkiye Söz Konusu Aile Birliği Başkanı Serkan Gürsoy, aile reisliği kavramının kaldırılmasının toplum üzerinde oluşturduğu etkileri değerlendirdi:
 

"Her aile, küçük bir devlet gibidir. Aile reisliği, hem toplumun hem de fertlerin huzuru için vazgeçilmezdir. Ancak bu kavramı doğru bir şekilde tanımlamalı ve toplumun kabul edeceği bir yapıya oturtmalıyız."

Gürsoy ayrıca, evlilik teşvikleri ve gençlerin maddi yüklerini hafifletmek adına faizsiz krediler gibi adımların sorunun köküne inmekte yetersiz kalacağını belirterek, gerçek çözüm için uluslararası sözleşmelerin ve mevcut yasaların ya ıslah edilmesi ya da bu mümkün değilse tamamen feshedilmesi gerektiğini ifade etti.
 

Hukukta Adalet Arayışı: Avukat Faruk Keleştimur
 

Hukuk ve Fikir Platformu Başkanı Avukat Faruk Keleştimur, aile hukukunda süregelen sorunlara dikkat çekti:

• "6284 sayılı kanun, kadınları koruma adına çıktı; ancak uygulamada erkeklerin haklarını ihlal eden bir yapıya dönüştü. Eşitlik sağlamak için kanunlarda revizyon şart."
  
  
  Ayrıca, nafaka düzenlemelerinin adaletli bir yapıya kavuşturulması gerektiğini belirtti:
   
• "Süresiz nafaka, sosyal adaleti zedeliyor. Bu konuda aileyi koruyacak ancak tarafları da mağdur etmeyecek bir sistem geliştirilmelidir."

Aile ve Stratejik Güvenlik: Prof. Dr. Esat Arslan
 

Emekli Tuğgeneral ve akademisyen Prof. Dr. Esat Arslan, aile yapısının yalnızca kişisel değil, ulusal güvenlik açısından da önemli olduğuna dikkat çekti:
 

• "Aile yapısının bozulması, toplumsal çözülmenin en büyük göstergesidir. Toplumda güvenin sarsılması, ülkenin stratejik gücünü de etkiler. Aileyi korumak, sadece fertlerin değil, devletin de önceliği olmalıdır."
   

Programda Ele Alınan Çözüm Önerileri:

• Aile reisliğinin yeniden yasalara eklenmesi.
• 6284 ve İstanbul Sözleşmesi’nin izlerinin Türk Medeni Kanunu’ndan çıkarılması.
• Süresiz nafakanın adaletli bir şekilde düzenlenmesi.
• Çocuk velayetinde ortak velayetin esas alınması.
• Evlilik teşvikleri için faizsiz krediler ve destek paketlerinin yeterli olmadığını eğitim ile çiftlerin kanaatkar olma aidiyet duygusu aileye sahip çıkma çocuklara koruma gibi çocukluktan başlayan eğitmilerin müfredata eklenmesi gerekliliği
   

Muhammet Binici’nin Sözleriyle:

"Aileyi korumak, toplumun geleceğini korumaktır. Bugün tartışmaya açtığımız bu meseleler, yarınlarımızı inşa edecek temel taşlardır.
 

Binici “ yalnızca maddi teşviklerle aile kurumunun korunamayacağını belirterek, sorunun çözümüne yönelik daha köklü ve anlamlı adımların atılması gerektiğine dikkat çekti ve evlilik teşvikleri için sunulan faizsiz krediler ve destek paketlerinin önemli olduğunu ancak tek başına yeterli olmadığını vurguladı.

"Aile kurumunun güçlenmesi için fertlerin çocukluk çağından itibaren eğitilmesi şarttır," diyen Binici, eğitim sisteminin, kişilere kanaatkârlık, aidiyet duygusu, aileye sahip çıkma, çocukları koruma ve manevi değerlere bağlılık gibi temel kavramları kazandıracak şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiğini ifade etti.

Binici, ayrıca, bu tür bir eğitimin, şahısların maddi teşviklerin ötesinde, toplumsal bilinç, manevi değerler ve sorumluluk anlayışıyla yetişmesini sağlayarak aile yapısının sağlam bir zemine oturtulmasında kritik rol oynayacağını belirtti.

"Aileye sahip çıkmak, sadece ekonomik değil, aynı zamanda kültürel, manevi ve ahlaki bir duruş gerektirir. Bu değerlerin eğitimle temellendirilmesi, gelecek nesillerin güçlü bir aile yapısına sahip olmasını sağlayacaktır," diyerek çözüm önerilerini dile getirdi.

Binici ile Söz Meydanı, her Cuma saat 21:00’de Tivi6 ekranlarında! Aileyi korumak adına söylenecek çok söz, tartışılacak çok mesele var. Çünkü geleceğimiz ailede saklı!