Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya'nın şu sözleri "Türkiye'deki Çin Algısı ve Uygur Gerçeği Paneli"ne adeta damgasını vurdu. Paneli dinleyenler
"olmaz olsun böyle bir doktora tezi" dedi.
Prof. Dr. Yalçınkaya: "Çin'in esiri olan bir şekilde oraya şantajla bağlanmış, parayla bağlanmış oldukça geniş arkadaşlar var ama (onları takip ediyoruz) adım adım hiç bir fırsatı kaçırmıyoruz. Adım adım susmak zorunda kalıyorlar. Geri adım atmak zorunda kalıyorlar. Bu konuda çok büyük başarılar gösterdik. Hocamız doktora tezi hazırlamış okumuş gelmiş. Hocanın okumasından sonre önümüze gelmiş. Aynen ifade şu;
"Bırakalım Türkiye ile Çin ilişkilerini geliştirsin. Geliştirmesi lazım bu fırsatı kaçırmayalım. Bırakalım 1 Kaç 10 Bin Uygur Türkü ölsün."
5-6 ve 7 yerde geçiyor. Bu taslak önümde. Önce sözü ben aldım. Tabi diğerleri konuşsun. Havaya göre değil. Diğer arkadaşlar düzeltme verelim dedi. Bir çok şeyi çıkarttı bu cümleyi çıkartmadı ve şimdiye kadar 20-30 doktora tezi savunmasına girdiysek reddedilen tek doktora tezidir yani. Bu şekide Allah'a şükür başardık reddedildi. mahkemeye gitti kaybettiler."
Prof. Dr. Yalçınkaya, konuşmasının satır aralarında Ukrayna meselesine de değindi. Dinimizde insan, hayvan, doğa ayırmaksızın herkese iyi davranılması ve yardım edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Peygamber efendimizin bir hadis-i şerifininden yola çıkarak, ehl-i takva bir kadının hayvana kötü davranması sonucu cehenneme, ibadet etmeyen bir kadının da hayvana yaptığı iyilik neticesinde de cennete gidebileceğini hatırlattı. Ukrayna'ya giden yardımlara ilgili ise şunları dile getirirken Batının nasıl iki yüzlü olduğunu da gözler önüne serdi.
"Türkiye'den de yardımlar gidiyor tamam güzel fakat Polonya sınırına geçtikten sonra dağlar oldu. Yiyecekler, içecekler, çorbalar, köpekler için çadırlar kuruldu. Güzel hayvanlara da yardım etmek!. Bu bizim dinimizde var. Hayvan haklarını batıdan öğrenmedik"
diyerek bu yardımlar Libya'da, Suriye'de, Yemen'de, Myanmar'da Bosna Hersek'te kısaca İslam coğrafyalarıda neden yapılmadı.
Oradakiler Müslüman bu yüzden mi? kıyaslamasını yaptı.
Gazeteci Yazar Halis Özdemir: Doğu Türkistan'da "Bir Millet Yok Ediliyor
Gazeteci, Yazar - Hamit Öztürk
Konfüçyüs "Bir Milleti Yok Etmek İçin Önce Onun Dilinden Başlayın"
Prof. Dr. Habip Türker - "Uygur Toprakları Hunlardan Günümüze Türklerin Topraklarıdır"
Panel, Uygur Akademisi Vakfı ve Türk Ocakları İstanbul Şubesi Çin Araştırmaları Enstitüsü tarafından 19 Mart 2022 Cumartesi saat 14:00'de İstanbul Türk Ocakları Konferans Salonu, Çemberlitaş / İstanbul adrsinde gerçekleştirildi.
Türkiye'deki Çin Algısı ve Uygur Gerçeği Paneli"nde söz Alanlar Sırası ile şöyle;
Açılış ve selamlama konuşmasını Türk Ocağı İstanbul Şubesi Başkanı Cezmi Bayram yaptı.
Doğu Türkistan Akademisi Başkanı Prof. Dr. Ferhat kurban Tanrıdağlı Cezmi Bayramdan sonra söz aldı. Doğu Türkistan meselesinin dünü ve bu gününü geniş bir perspektiften anlattı. Sorunların üstesinden gelinebilmesi için çözüm önerilerinde bulundu.
Sonra panelistler sırası ile sunumlarını gerçekleştirdiler.
Hamit Öztürk - Gazeteci,Yazar "Çin'in Muhaciretteki Uygurlara Yönelik Faaliyetleri"
Prof.Dr. Alaeddin Yalçınkaya "Küresel Güçler Rekabetinde Doğu Türkistan"
Prof.Dr. Habip Türker (Oturum Başkanı)
Gazeteci,Yazar Halis Özdemir "Türkiye'de ve diasporada Uygur olmak"
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye bildirilmiştir.
Uygun görüldüğünde sitede yayınlanacaktır.
Yapılan
Yorumlar
Erkin BERDAŞ - 20 Mart 2022
%
0
%
0
#NaziÇin 21.yüzyıldaki kurumsallaşmış barbardir.
Siz o zalime karşı üç maymun (görmemek- işitmemek ve konuşmamak ) oldukça- O daha da barbarlaşır ve bir sonraki sinsice yok (işgal) etme hedefi siz olacaksınız"
Zalimin karşısında susan dilsiz şeytandır.
#NaziÇinSoykırımYapıyor"
Abdullah Sahi - 20 Mart 2022
%
0
%
0
Hocam Allah Sizden razı ve memnun olsun.
Zalim çinFravunu da bulacak elbet birgün belasını ama önemli olan bizim zalimden yana mı- mazlumdan yana mı olduğumuz ve bu konuda ne yaptığımız; kayıtlara bu geçiyor"
Bu mevzuda Türkiye Hükümeti siyaseti sınıfda kaldı maalesef"""
Nerdeyse alkış tutacak"""
Kahrolsun çinFravunu.