Yazı Detayı
11 Ekim 2020 - Pazar 16:51
 
Atlantik çağı kapanırken...
Cem GÜRDENİZ / Yazar - E. Amiral
 
 

Devletler tarih boyunca ürettiği mal ve bilgi kadar güçlü oldu. 16. yüzyıl başında dünyanın en büyük iki ekonomisi Çin ve Hindistan’a aitti. Her ikisinin avantajı hem geniş toprakları hem de nüfuslarının büyüklüğü idi. Avrupa’nın en büyüğü Fransa, Çin’in beşte biri kadar ekonomik değer ile üçüncü sıradaydı. 18. Yüzyıl başında Hindistan en büyük ekonomi olduysa da 19. Yüzyılda Çin, tekrar birinciliğe yükseldi. Ancak 19.yüzyılın sonunda en büyük ekonomiye ABD sahip oldu. Önce Afyon savaşları, sonra Japon işgali ile İkinci Dünya Savaşı Çin’i 20. Yüzyılda büyükler liginden çıkardı. Benzer kaderi Hindistan da yaşadı. 1980’e geldiğimizde ABD açık ara bir numara, ardında sırasıyla Japonya, Almanya, İtalya ve Fransa ilk beşi oluşturuyordu. Çin ve Hindistan 1980’lerde büyük nüfuslarına rağmen ancak sırasıyla dünya 10 ve 11. Olabilmişlerdi.

 

YÜKSELEN ASYA

Hindistan, 1989 sonrası yükselişe geçerken Çin önce 90’lar ve müteakiben 2000’ler sonrası büyük bir atağa kalktı. 2012’de ABD’yi önce üretimde yakaladı ve geçti. 2017’de de PPP ölçeğinde (Satın Alma Gücü Paritesi) birinci oldu. Hindistan da 2009’dan itibaren Çin’in ardında üçüncü en büyük ekonomi oldu. Asya’nın gücünü başta Çin olmak üzere kıtanın diğer ülkelerinin üretim kapasitesi sağlıyor. Örnek verelim. 2019 yılında Asya ülkeleri 45 milyon otomobil üretti. (27 mn. Çin e ait) Atlantik sistem ülkelerinin üretimi 28 milyon oldu. Benzer başarılar bilgi teknolojileri, savunma sanayi, uzay ve özellikle suni zekâ alanında yaşandı. Bugün Çin yüksek teknoloji ürün ihracatında ABD’nin önüne geçmiş durumda. Ayrıca nadir metal tekelini de elinde tutuyor. Çin, finans ve enerjinin hegemonya için küresel hakimiyet unsuru olmasını teknoloji ile geriye atmayı başardı. Çin’in 5G teknolojisi artık ABD ve NATO çevrelerinde başat milli güvenlik sorunu olarak görülüyor. NATO genel sekreteri geçen günlerde Çin’e vurgu yaparak NATO’nun caydırıcılık ve savunma yeteneğinin artırılması için önümüzdeki dönemde yeni ve çığır açan teknolojilerin (yapay zeka, büyük veri, kuantum, uzay, otonomi, biyo-teknoloji, hipersonik teknolojiler, yeni tip materyal vs) ön planda olmasının kaçınılmaz bir zorunluluk olduğuna vurgu yaptı. Hazırlanacak yeni NATO doktrini bu alanlara ağırlık verecek. Asya cephesinde üretim ve bilimde yaşanan gelişmeler 1970’ler sonrası neredeyse tamamen ABD dolarına endeksli dış ticaret sistemini de etkiledi. Dolar dışı para birimleri veya mal mübadelesi ile ticaret anlaşmaları arttı. IMF ve Dünya Bankasına rakip AIIB, BRICS Kalkınma Bankası gibi Asya merkezli yeni örgütler kuruldu. Çok ilginç bir şekilde Çin liderliğinde gelişen devlet kapitalizmi ya da serbest piyasa sosyalizmi Amerikan patentli küreselleşmenin yeni lokomotifi oldu.

 

GERİLEYEN ATLANTİK SİSTEM

Kısacası, Washington ayarlı Atlantik Yüzyılı tarihinde görülmemiş hızlı bir geri çekilme içindeyken, Asya yüzyılı başladı. Ancak ekonomik güç odağının el değiştirmesi jeopolitik, siyasi ve askeri gelişmeleri beraberinde getiriyor. Bu gelişmeler aynı zamanda küresel çapta kötüleşen doğa/çevre şartları, nüfus artışı ile kara ve denizdeki kaynakların azalması ile ayrı ayrı etkileşim içine girdi. Son bir yılda yaşananlar da gelecek hakkında tahmin yapabileceğimiz olguları sağladı. ABD’de Covid 19 ve George Floyd isyan süreçlerinin yönetimi ile Başkanlık seçim sürecinin yarattığı kutuplaşma; AB’de Covid 19 ve Brexit süreçleri; Çin’de Covid 19 pandemisinin yönetimi ve ekonomik başarısı önümüzdeki dönemin önemli göstergeleri oldu.

 

BAŞARISI OLMAYAN BİR DÖNEM

Soğuk Savaş sonrası döneme bakarsak ABD ve Atlantik sistemin Avrupa dışında sonuç aldığı bir süreç yok. Yugoslavya’nın parçalanması ve NATO’nun genişletilmesi dışında Atlantik sistem, başlattığı girişimlerin hiçbirini sonuçlandıramadı. 2008 ve 2012 finans krizleri sonrası durumu daha da kötüleşti. Çarpıcı bir örnek verelim ABD’nin 1945 sonrası tüm savaşlarda kaybettiği insan kaybından fazlasını 2020 yılı içinde Covid salgınında kaydetti. Halk, senede 700 milyar dolar savunma, 82 milyar dolar istihbarat harcaması yapan devletine güvenini kaybediyor. ABD aynı zamanda rekabet gücünü de kaybediyor.  ABD Temsilciler Meclisi İstihbarat Komitesi Başkanı Adam Schiff, Foreign Affairs dergisindeki makalesinde bu durumu itiraf ediyor: ‘’Binlerce analitik değerlendirmeyi inceledik. Bulduğumuz şey rahatsız ediciydi. ABD, önümüzdeki on yıllar boyunca küresel sahnede Çin ile rekabet etmeye hazır değil." 

 

EN BÜYÜK KIRILMA JEOPOLİTİK DÜZLEMDE YAŞANDI

Çin’in yükselişi Avrasya kıtasını batı ve güneyden kuşatan, kenar kuşağın kontrolünü elinde tutan Avrupa Atlantik sisteme büyük darbe vurdu. Kenar kuşağın, Soğuk Savaşı kazandıran en önemli gerçek olduğunu hatırlatalım. Çin, soğuk savaş sonrası Rusya’nın yanına geçerek George Kennan’ın çevreleme stratejisinin en önemli unsuru olan güneyden kuşatmaya son verdi. Şanghay İş Birliği Örgütü ile bu kararını mühürledi. Soğuk Savaş galibi ABD, 2000’lerin başında   Afganistan, Kırgızistan ve FETÖ okulları sayesinde Avrasya’nın merkezine girmeyi başarmıştı. 11 Eylül 2001 olayı, ABD’ye Küresel Terörle Savaş mantrası altında tüm kapıları açmıştı. Hem kenar kuşak takviye edilecek hem İsrail in güvenliği sağlanacak hem de Ortadoğu ve Kuzey Afrika (MENA) neo liberal girişimciler için yeni Pazar ve yeni ucuz kaynak deposu olacaktı. Bu arada Çin’in enerji ve ticaret yolları da kesilecekti. Somali, Afganistan, Irak, Libya, Suriye, Yemen’de Atlantik emperyalizminin tüm kurguları bu hedeflere yönelikti. Ancak görüldü ki, ABD ve peşindekiler sadece karmaşa, can kaybı, mülteci sorunu ve yıkım getirdiler. Son 30 yılda gerek NATO gerek AB genişlemesi gerekse kenar kuşaktaki ABD tarafından tetiklenen rejim değişiklik teşebbüsleri sonucu çemberin daraldığını gören Rusya ve Çin, 2008’den sonra ABD’ye dur dedi. Rusya 8 Ağustos 2008’de Gürcistan’a; 18 Mart 2014’de Kırım’a müdahale etti. Çin Güney ve Doğu Çin Denizlerinde özellikle 2012 yılından sonra deniz kuvvetleri için savunma doktrin değişikliğine giderek ABD ve müttefiklerine birinci ve ikinci adalar zinciri üzerinden sertleşme mesajını verdi. Rusya ve Çin’in diğer taraftan hegemonyaya en büyük diğer mesajları da Deniz Kuvvetlerinin geliştirilmesi üzerinden oldu. ABD geçen hafta savunma bakanı düzeyinde 2050 yılına kadar 500 gemilik donanmayı hedeflediklerini açıkladı. Ancak bunun finansı nereden gelecek? Bilinmiyor.

 

ABD VE ATLANTİK SİSTEM ZORLANIYOR

Pasifik cephesi, 1989 yılında Soğuk Savaşı bitiren Fay hattı kırıldıktan sonra tarihte örneği olmayan büyük bir enerji birikimi ile jeopolitik arenada öne çıktı.  Asıl hesaplaşma orada. Türkiye çevresinde yapılan hamleler tali hamleler. Doğu Akdeniz ve Ege’de Türkiye’nin Güney Kıbrıs, Girit, Dedeağaç, Elevsina limanları ve ABD yığınaklanması üzerinden sıkıştırılması. Güneyde KYB, YPG ve Barzani’nin birleştirilme gayretleri. Soros’çu Paşinyan’ın Azerbaycan üzerine kışkırtılması. Kırgızistan’daki FETÖ darbesi. Lübnan’da büyük patlama sonrası yaratılan hükümet krizi. Tüm bu gelişmelere bakarsak karşımıza ciddi bir orkestrasyon çıkıyor. ABD ve AB’nin Atlantikçileri sadece başlatıyorlar. Sonunu getiremiyorlar. Rusya’nın 2008 ve 2014 jeopolitik hamleleri; 2008-2012 küresel finans krizleri; 2020 Covid ve Floyd darbeleri ABD’yi 1922’lerin İngiltere’si konumuna itiyor. Başlatabiliyor ama bitiremiyor. Çevremizde yaşanan bu gelişmelere rağmen dünyanın kaderinin Pasifik’te çizileceğini söyleyebiliriz. Akdeniz dünya okyanuslarının sadece 1,7 si kadar küçük bir alana sahip. Mevcut doğal gaz rezervleri dünya enerji piyasalarını etkileyecek boyutlara henüz erişemedi. Burada İsrail, Türk Boğazları, Süveyş Kanalı ve Cebelitarık Boğazı olmasaydı, küresel jeopolitik gündemde Akdeniz bu kadar öne çıkmazdı. Rusya’nın dış ticaretinin ve güç intikal yeteneğinin Türk boğazlarına bağımlı olması Akdeniz’i kenar kuşak jeopolitiği kapsamında da gündemde tutmaya yetiyor.

 

TÜRKİYE DERSLERİ

Atlantik Çağının kapandığı gerçeğini görmezden gelmemiz artık olası değildir. Artık Asya güçleri ile iş birliği ve karşılıklı çıkar odaklı yakınlaşma dönemi başlamıştır. 15 Temmuz 2016 FETÖ darbe girişimi sonrası yaşananlar bu yakınlaşmayı hızlandırmıştır. FETÖ darbesinin kenar kuşakta Türkiye’nin yerini güçlendirmeye ve Atlantik sisteme sadık bir hizmetkar olarak yeniden çapalanmak üzere yapıldığını asla unutmamalıyız. Beyaz Rusya’da, Ermenistan’da, Kırgızistan’da Soros tetikli gelişmeler ile, ülkemizdeki başarısız FETÖ darbe girişimi arasında benzerlikler olduğunu görmezden gelemeyiz.  Emperyalizm sadece Türkiye’yi çevrelemiyor, Rusya ve Çin’i de çevrelemeye çalışıyor. Ancak başlattıkları her hamle sonuçsuz kalıyor ve karşılığında Asya güçlerinin jeopolitik hamlelerine maruz kalıyorlar. Zira Asya güçleri mevcut coğrafyanın sahipleri. Emperyalizm binlerce mil uzaktan geliyor. 3 Kasım ABD seçimleri öncesinde kışkırtmaların artması sürpriz olmayacaktır. Çin, Güney Çin Denizi veya Tayvan Boğazında; Rusya yakın çevresinde hegemonyanın yeni emrivakileri ile karşı karşıya kalabilir. Bu emrivakiler, İsrail güvenliği perspektifi ile İran üzerinde de denenecektir. Türkiye üzerinde de Kıbrıs, Mavi Vatan ve Kukla Kürt Devlet kurulumları üzerinden baskı, kışkırtma ve emrivakiler artacaktır. Türkiye’nin Asya güçleri ile iş birliği tarihte olmadığı kadar elzem ve önemlidir. Azerbaycan Ermenistan krizinde Rusya’nın tutumu dikkate alınmalıdır. Bu tutum, her türlü kışkırtma ve dezenformasyona rağmen değişmemiştir. Rusya, güneyinde ikinci bir Shakashvili skandalına bu kez Ermenistan’da izin vermemiştir. Türkiye 100 yıl önce yaşananların benzerini yaşamaktadır. Tarihten ders almaya devam etmeliyiz. Atatürk gibi düşünmeliyiz.

 
Etiketler: Atlantik, çağı, kapanırken...,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
28 Mart 2021
Kıbrıslı Rum Akel’in Sözde Türk Akilleri
21 Mart 2021
Yunan Donanma Derneği Averof-II kuruldu
18 Mart 2021
18 Mart 1915 Çanakkale Deniz Zaferi: Emperyalizme denizde atılan büyük tokat
14 Mart 2021
Yunan halkı bedel ödemeye devam ediyor
07 Mart 2021
İzmir/Yenikale Geçidinden, Çanakkale Boğazına… Mayın ve Namlunun Kan Kardeşliği
28 Şubat 2021
Kuzey kutbunda eriyen buzların jeopolitiğe etkisi
21 Şubat 2021
Gerileyen Hegemonyanın Dayanılmaz Sorumsuzluğu
07 Şubat 2021
Megali Idea’dan megalomaniye
01 Şubat 2021
Haliç ve Kasımpaşa’da her geçen gün yok olan deniz mirasımız
24 Ocak 2021
Cem Gürdeniz Denizde can kurtarmak
17 Ocak 2021
Bosna Hersek ve Akdeniz’e çıkış
10 Ocak 2021
Cem Gürdeniz İstikşafi görüşmeler ve Kıbrıs müzakereleri: 'Timeo Danaos et Dona Ferentes'
03 Ocak 2021
Cem Gürdeniz Neden denizcileşmeliyiz?
27 Aralık 2020
Amerikan Donanması Küresel ve Konvansiyonel Savaşa Hazır Değil
20 Aralık 2020
Cem Gürdeniz Kenar Kuşaktan Kalpgâh’a: Amerikan yaptırımlarının jeopolitik sonuçları
13 Aralık 2020
Cem Gürdeniz Taktik yaptırımlardan, jeopolitik savrulmaya
06 Aralık 2020
2020 sonunda Türkiye için jeopolitik vizyon
29 Kasım 2020
MV Roseline-A olayı ve denizcilik tarihimiz
22 Kasım 2020
Avrupa’da yükselen nükleer risk
21 Kasım 2020
Bahriye ve Cumhuriyet Donanmasına aidiyetin zirvesi "18 Kasım"
15 Kasım 2020
ABD Seçimleri ve Küresel Jeopolitik
01 Kasım 2020
Yunanistan’da unutturulan büyük Türk yardımı: Kurtuluş
25 Ekim 2020
Atatürk’ün büyük eseri, Cumhuriyet Donanması 97 yaşında
18 Ekim 2020
Halikarnas Balıkçısı, Mavi Anadolu ve Mavi Vatan
04 Ekim 2020
Mavi Vatan: 21. Yüzyılda Bağımsız Türkiye İçin Çıkış Yolu
04 Ekim 2020
TCG Muavenet ve şehitlerini unutmadık
27 Eylül 2020
Cem Gürdeniz Preveze döneminden, Mavi Vatan dönemine: Büyük Uyanış
20 Eylül 2020
Mavi Vatana emperyalist saldırılar
13 Eylül 2020
Türkiye’yi Ege ve Akdeniz’den dışlayan Seville Haritası nasıl doğdu?
06 Eylül 2020
Almanya’daki Atlantikçilerin Türkiye düşmanlığı
30 Ağustos 2020
"BÜYÜK ZAFER" Yunanistan ve İtalya Dünden Bugüne
23 Ağustos 2020
Karadeniz, Sakarya ve Mavi Vatan
16 Ağustos 2020
Mavi Vatan gençliği birleştiriyor
13 Ağustos 2020
Sevr'in 100'üncü Yılında Emperyalizme Türk Milletinin Yanıtı: "Mavi Vatan"
09 Ağustos 2020
ABD’nin kenar kuşak paniği ve Türkiye
02 Ağustos 2020
Mavi Vatan, Türk Gençliği ve İki Mektup
26 Temmuz 2020
21. yüzyılda Mavi Vatan nedir?
26 Temmuz 2020
Cem Gürdeniz KKTC’de jeopolitik intihara izin verilemez
15 Temmuz 2020
"FETÖ"nün Vatan ve Millet Düşmanlığı
12 Temmuz 2020
Yunanistan, Ege, Akdeniz, Kıbrıs, Libya
07 Temmuz 2020
Amiral Cem Çakmak ve Cesaret
01 Temmuz 2020
"Kabotaj"ın Tarihsel Derinliği ve "Mavi Vatan"
29 Haziran 2020
bncmedyahaber.com Yazarı Cem GÜRDENİZ Kimdir?
Haber Yazılımı