Yazı Detayı
07 Aralık 2020 - Pazartesi 10:20
 
Partisiz Cumhurbaşkanı mı? Nerede? Ne zaman? Ve AKPARTİ’ye diyecekler
Halil MERT / Strateji ve Yönetim Uzmanı - E. Yarbay
 
 

Partisiz Cumhurbaşkanı mı? Nerede? Ne zaman? Ve AKPARTİ’ye diyecekler

 

Türkiyemiz…

Kore, Türkmenistan vb. gibi izole yaşamıyor. Yaşayamaz da..

Dünyanın en büyük Medeniyet Devletlerinden birinin, Osmanlı’nın doğrudan mirasçısı.. 100 yıl bu mirâsı reddetmeyi denedi. Hayır!.. Ezelî düşmanları durmuyor ki!

Yetmedi…

Bilinen Türk Tarihi’nin de topyekûn mirasçısı ve öncüsü oldu. Cumhurbaşkanlığı Forsu’ndaki 16 Büyük Türk Devletine bakın.. Şimdi ki, Japon Denizi’nin kıyısındaki Yakutistan’dan, Atilla’nın Avrupa Hunları’na varana kadar, Afrika ortalarına, Hindistan’ın en ucuna kadar, kurulmuş tüm Türk İmparatorlukları’nın mirası da üzerinde.

Evet, en son yıkılan Bâbür’e mirasçı Pakistan var, İran topraklarında kurulan en sonuncusu Kaçar Hanedanlığı’nın mirasçısı Azerbaycan, Altınordu’nun mirasçısı Kazakistan, Atilla’nın mirasçısı Macaristan, Timur’un Mirasçısı Özbekistan gibi. Kabul de, öncü gerek, şuur gerek, yönlendirici gerek.

Jeopolitik ve tarihi tecrübe ortada.

İran Sarayı Fars’ın elinde, Afganistan, Pakistan’dan İngiltere ve Kraliçe silindir gibi geçmiş, bilinçaltında çok büyük tahribatlar yapmış. Macaristan yıllarca, Avusturya hanedanları altında Osmanlı ile savaşmış. Yani tüm bu çevre coğrafyada gerek İslâmî özgür bilinç, gerek Türklük Şuuru ancak gelişiyor.

Bu soydaş coğrafyaların dışında aynı bilinç ve bağlarla Türk Milleti ile hâreket etmiş, edecek akraba ve dindaş halklar da var. bunları da ekleyin..

 

Bu satırları okuyan bazıları, “Ne gereği var, Anadolu bize yeter!” tarzında, strateji, coğrafya, tarih ve sosyoloji ilminden yani bilimden bîhaber cümleler kuracaklar. Tam da Batılı Türk ve İslâm Düşmanlarının istediği gibi.

Câhil. Savunma, bekâ, ticaret, üretim, Pazar, eğitim, kültür vd. tüm idâme ve süreklilik isteyen her şey bu coğrafyada sağlayacağın birlikle olacak. AB ve Batı 150 yıl önce sana “Hasta Adam” adını koymuş. Asıl hedefi seni öldürmek, neslini kurutmak. Görmüyor musun?

 

Özet..

Türkiye, Türkiye’den çok büyük.

Halk bunu bir mefkûre olarak görüyor. Geçmişte, yöneticiler maâlesef, bu bilinçle ve Milletimizin değerleriyle kavgalıydı. AKPARTİ İktidarı ile esâsında Devletle Millet barıştı ve devlet, Milletin taleplerine mâtuf bir uluslararası duruş ortaya koydu. Karabağ, yerli ve Millî Harp Sanayiî.. Bu duruşun sonucu değil mi?

 

Hatalar da oldu, muhakkak..

Çözüm Süreci, izâhı olmayan bir çözülme gibiydi. Ancak, Cumhurbaşkanımız R. T. ERDOĞAN’ın dirâyeti, Çözüm Süreci tahrîbatlarını, Gezi İhânetlerini, en önemlisi de FETÖ Alçaklığının önce 17–25 Aralık saldırısını, sonra da 15 Temmuz İsyanı’nın bastırılıp, tasfiye edilmesinde temel ve belirleyici olmuştur.   

 

Cumhurbaşkanımız, Sakarya Dönemeci’nden sonra devletimizi ilk kez Medeniyet Coğrafyamıza yöneltti.

Her gün asker, sivil demeden onlarca şehid verdiğimiz terör, sınırlarımızın dışına atıldı. Suriye’de ülkemiz açısından bir statü oluşturuldu.

Libya’da belirleyici ülkelerden bir olan Türkiye, Akdeniz’de de emperyalizme “Durun!” demeyi bildi.

En önemlisi de Karabağ Zaferi.

Azerbaycan Türk Ordusu’nun Karabağ Zaferi, Azerbaycan’ı diriltti, Türk Devletleri’nde kendilerine güven oluştu, Türkiye’nin bölgedeki etkisi arttı.

 

Savunma sanayinde dışa bağımlılığın bitmesi, askerî operasyonlara doğrudan yansıdı. 15 yıl önce bir Tugay, Tümenle kontrol ettiğiniz bir bölgeyi bu gün İHA, SİHA ve Özel timlerle kontrol edebiliyorsunuz.

 

Esâsında iç politika değerlendirmesi yapmak istemiyordum. Ancak akrabalarımız dâhil, toplum homojen değil. Bakıyorsunuz, muhafazakâr değerlere sahip birisi CHP’li, çok modern ve lâik duruşlu birisi AKPARTİ’li… Ailenizde iktidar yanlısı da var, muhalefet yanlısı da..

 

Bizim Âilemizde de bir amcazâdemiz CHP İlçe Başkanı…

Sürekli eleştiriyorlar mâlum.

Dedim ki, “Çözüm öneriniz yok.” Bunun üzerine yazdıklarını paylaşıyorum sizlerle..

“Çözüm önerisinin 1. adımı Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan herkesin cumhurbaşkanı olacak, birlik beraberliği sağlayacak. Sadece AKP olmayacak. AKP’ye seslenecekse Genel Başkan olarak çıkıp seslensin.

Cumhurbaşkanı olarak tüm partileri toplayıp önce içerde barışı birlik beraberliği sağlayacak. Kendine söylenmesini istemediği dili çıkıp bir parti genel başkanına “Bay Kemal, Zat, zırt” diye hitap etmeyecek. Adalet ve hak hukukun herkese eşit dağılmasını sağlayacak ve şeffaf yönetim.

Kendini bu güne kadar yanıltan hırsız yalancı yandaş danışmanları kovalayacak.

Aile efrâdını yönetimden uzaklaştıracak vs. sayfalara sığmaz.” demiş.

 

Öncelikle, bana gerek Türkiye’de gerek dünyada partisiz bir Cumhurbaşkanı gösterin. Merhum M. Kemâl Paşa, vefât edene kadar CHP Genel Başkanıydı. Kendisine muhâlif olma potansiyeli olanların ya da parti kuranların âkıbetleri mâlum. İnönü mü? Evren mi? Sâdece darbeci Cumhurbaşkanları aktif siyâsetten gelmedi. Ya diğerleri?

Bu arada, CHP Türkiye’de sâdece bir parti değil ki! Ayrıca zihniyet… Meselâ, A. Necdet SEZER sizce partisiz miydi?

 

Partisiz Cumhurbaşkanı ütopya.. Dünyaya bakın. Farksız.

 

Gelelim diğer eleştiri konularına…

Adalet, mülkün temelidir. İmam Ali Kv. “devletin dini adâlettir.” diyor.

Mâzeret değil ama adâletin çivisi CHP Zihniyetince çıkartılmıştı zâten. Menderesleri asan irâde kimin? Geçmişin kadrolaşmayı itiraf eden Adalet Bakanları, Mehmet Moğoltay ve Seyfi Oktay CHP’li değil mi? Hem siyâsî, hem de mezhebî kadrolaşma…

Ülkenin mağdur kesimlerinin mağduriyetini istismar eden FETÖ devlette her türlü kadrolaşmanın suyunu çıkartmıştı.

Herhangi bir zümrenin kadrolaşmasına müsâade edilmemelidir. “Aldatıldık!” mâzeret olarak devlette kabul edilemez.

 

AKPARTİ’de, ihâle, menfaat, çıkar ilişkisi, menfaatsiz selâm almama, telefona bakmama gibi davranışlardan bırakın dışarıdakileri, partililerin kendileri dahî şikâyetçi.

Bu konuda anam gibi düşünüyorum. “Türkiye’de en çok Cumhurbaşkanımıza acıyorum. Gecesi yok, gündüzü yok. Sürekli çalışıyor…” diyor ve duâ ediyor.

Gerçekten Cumhurbaşkanımız ülkemiz ve insanımız için her türlü fedâkârlıkla çalışıyor. Medeniyet Coğrafyamız için de ümîdin adı Recep Tayyip ERDOĞAN. Azerbaycan’da, Libya’da, Pakistan’da, Türk Dünyası’nda en çok duâ edilen Lider.

 

Şimdi CHP’nin sağduyulu insanına soruyorum.

Recep Tayyip ERDOĞAN’ı ölçüp tarttığınızda, var mı yerini tutacak bir siyâsî?

Yaptıklarına bakın…

Bunca saldırmaya rağmen ülkeyi büyütmeye devâm ediyor. Politik, siyasi ve ekonomik anlamda yapılması gerekenleri yapıyorlar. Muhâlefetin eleştirdiği hiçbir konuda kendi çözüm önerisi yok. Şu salgın hastalık sürecini düşününün. Tüm dünya çok büyük sıkıntılar yaşıyor. Türkiye global sorunlardan bağımsız değil ki… Tüm diğer ülkeler gibi, global sorunlardan payımıza düşeni alıyoruz.

 

Şimdi Cumhur İttifâkı mensuplarına ve biz destekçilerine gelelim…

Ülkede, yukarıdaki eleştiri sahibi CHP İlçe Başkanı gibi, Yerli ve Millî değerlere bağlı Muhâlefet seçmenleri bizim kaybımızdır.

Şöyle düşünelim.

Ülkede Millî ve yerli düşünen, duruş ortaya koyan insan yüzdesi, 69–75 aralığındadır. Oyların 51-53’ünü alan Millî Cephe açısından alınan oy oranı risklidir. En az 55–57 aralığı oy alınırsa emperyalist şebekeler bu kadar rahat davranamazlar.

Düşünün ABD’de yeni seçilen Başkan J. Biden, “Erdoğan’ı askerle düşüremedik, demokratik yollardan düşürmeliyiz.” diyor. Açık açık.. Dün topraklarımızı işgal edenler, bu gün de düşmanlık yapıyorlar ve ana muhalefet partisi bunlardan medet umuyor. Bu işbirliğini halkımıza göstermeliyiz.

 

M. Kemâl ATATÜRK hassâsiyeti olanlar, Deniz GEZMİŞ şarkıları söyleyenler vicdânlarınıza soruyorum.

M. Kemâl Paşa Batılı Emperyalistlere karşı savaşmadı mı? Deniz GEZMİŞ, antiemperyalist değil miydi? Peki, şu anda kim antiemperyalist? Kim emperyalistlerin yani M. Kemâl’in savaştığı, Deniz GEZMİŞ’in düşman olduğu ülkelrin hedefinde? Kim Türkiye’yi kendi çözümleriyle başarıya taşımaya çalışıyor?

Ne diyordu İmam Şâfi: “Emin olamazsan, düşmanın okuna bak. Dostu gösterir.”

 

Başka…

Ülkenin değerleri Batı’ya peşkeş çekilirken gıkını çıkartmayanlar, NATO’nun 50–60 yıllık araçlarına paralar akarken, uçmayan Heron İHA’larla ülke oyalanırken, gıkı çıkmayanlar, bu gün Anadolulu bir kaymakamın torunlarının yönettiği medeniyet toprağımız Katar’la yapılan ekonomik işbirliğini konuşabiliyorlar.

Aç gözünü amcaoğlu, aç gözünü..

 

Cumhurbaşkanımız ve AKPARTİ’ye diğer eleştiri, yandaşların kayırılması. Adamcılık ve ötekileştirme.

Bu eleştiriye katılıyorum. Hem de fazlası ile. Adamı olmayanın yüzüne bakılmadığı bir zemini Allah affetmez.

AKPARTİ, maâlesef kendisi ile ilgili en çok dedikodu yayan siyasi yapı. Özellikle yerel yönetimlere atılan iftiraların çoğu, teşkilat mensuplarından çıkıyor.

Zaman zaman genel merkezin meselâ belediye başkan adaylarına, yerel teşkilatların taleplerine rağmen müdahalesi düşündürücüdür.

 

1994 ruhuna dönmekten söz ediliyor.

Olur mu?

O günün ezilmişlikleri yok artık. 20 yıldır ülkeyi AKPARTİ yönetiyor. Ayrıca, 94 ruhu, sâdece düşünce değildi. Sabırdı, fedâkârlıktı, sokaklardan çöp toplamaktı.

O zaman teşkilat mensuplarında yoktu. Ama yine de aidatlar toplanır, toplantılar yapılırdı. Bu gün teşkilatlar yerel yönetimlere zimmetleniyor. Böyle olur mu? O teşkilat 1994’teki gibi, yerel yönetimleri denetleyebilir mi?

1994 Ruhuna dönemeyiz, ama kalan ağabeyleri etkinleştirebiliriz. Kaba tâbirle yeniyetme şımarık tipler kontrol altına alınır. Faydalı da olur bu görevlendirmeler.

 

Bakıyorsunuz, sünepe biri.. Etrafınızda kedi gibi geziyor. Bir gün birileri liyâkat ve ehliyetine bakmaksızın referans oluyor. Bu adam etkinleştiği makam ya da statüde o etrafında dolandığı teşkilat mensuplarının telefonlarına dahî bakmıyor. Böyle olur mu?

 

Sonuç..

İktidârı, muhalefeti ile insan bizim, ülke bizim. Devlet bizim.

Millet biziz.

Ötekileştirme tuzaktır. Fitnedir. Siyasete malzeme yapılamaz.

   

“Asra yemin olsun. İnsan hüsrandadır. Ancak iman edip güzel işler yapanlar ve birbirlerine hakkı ve sabrı öğütleyenler müstesna.”

 
Etiketler: Partisiz, Cumhurbaşkanı, mı?, Nerede?, Ne, zaman?, Ve, AKPARTİ’ye, diyecekler,
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
05 Ağustos 2021
İnsan mıyız? Öyleyse ormanlarla yüreklerimiz yanmalı..
31 Temmuz 2021
İdeoloji Bataklığından ne gerçekler görünür ne doğrular ne de Millî Menfaatler
16 Temmuz 2021
Saf tamahkâr, Hâin sahtekâr… Gelsin 15 Temmuzlar!...
25 Mart 2021
15 Temmuz.. Vicdân, Direniş, Diriliş, Tanımlama, Karşılık, Kamçı, Yol Gösterici…
31 Ocak 2021
Küresel Güç, Sosyal Medya
17 Ocak 2021
Doğu Türkistan Ata Yurdumuz
16 Ocak 2021
Asrın Nîmeti Küreselleşme, Sosyal Ağlar… Özetle; Küresel Savaş
19 Aralık 2020
Kendini Tanı, Düşmanı Tanı, Dik Dur!
14 Aralık 2020
Hicret, 27 NİSAN 2007 Muhtırası, Yeniden Tertiplenme ve “En iyi savunma taarruzdur.”
03 Aralık 2020
Milletimizin Temel Değeri: Ordu Millet
23 Kasım 2020
Millî Çözüm Arayışlarına, Medeniyet Coğrafyamızın Entegrasyonu
20 Kasım 2020
Barış güçle dâim olur. Tâkibi ve teminâtı şarttır
30 Ekim 2020
Millî Birliğimize Düşman Olan Unsurlar ve Hâl Tarzlarımız
18 Ekim 2020
Bir Gönül Hikâyesi: ASRİAD
14 Ekim 2020
Son Durum Değerlendirmesi & Yakın Tarihimizden Bakış
11 Ekim 2020
Türkiye ve Azerbaycan!... Ateşkes Tuzağından Kurtulunmalı…
04 Ekim 2020
Karabağ Harekâtı: Hedef, Nahcivan ile Birleşmek Olmalıdır!..
24 Eylül 2020
Erdoğan Düşmanlığının Arkasındaki Gerçek Hedef "BÜYÜK TÜRKİYE"
23 Eylül 2020
Akdeniz, Akdeniz.. Gelen düşman değil! Biziz..
16 Eylül 2020
Kışla/Subay, Cami/Hoca, Mektep/Öğretmen
10 Eylül 2020
Can Azerbaycan yalnız bırakılamaz!..
06 Eylül 2020
Akdeniz, Fransa, Yunanistan vs. Savaş Çıkar mı?
30 Ağustos 2020
Zaferleri ve Mâzisi İnsanlık Tarihi ile Başlayan Kahraman Türk Ordusu “30 Ağustos Taarruzu ve Zaferi” Kutlu olsun
27 Ağustos 2020
İşadamı ve Ahlak
24 Ağustos 2020
Enerji Kaynakları, Milli Mücadele ve İşbirlikçi Muhalefet
15 Ağustos 2020
Milli Menfaatler, Milli Kararlılık ve Harbi Göze Alma
14 Ağustos 2020
Milli Cephe Oluşturma, Cepheyi Çevreye Yayma
09 Ağustos 2020
Tarihten Günümüze Emperyalist Güçler ve Etkileri!.. Kim Ne? Nerede? Türkiye ve "Diriliş Muştusu"
31 Temmuz 2020
Kurbanlarla Yücelmek Yada "Halkla Paylaş Hakk'a Yaklaş"
27 Temmuz 2020
FETÖ, Kardeş Devletlerde Türkiye ve Halkımız Aleyhinde Tüm Kötülükleri Yapıyor. Olumsuz Algı Oluşturuyor Bölmeye Çalışıyor
20 Temmuz 2020
Baş ve Gardaşlar Tam Bağımsızlığa Giden Yolda Arkadaşlar!..
12 Temmuz 2020
"Ayasofya'ya İmam Olmak İsterdim"
06 Temmuz 2020
Milli Gücün Temeli İstikrar ve Türk Devletleri’nin Durumu
06 Temmuz 2020
Nursultan NAZARBAYEV, Kazakeli Elbaşı, Türk Dünyası’nın Aksakalı
28 Haziran 2020
Pençe-Kartal-Kaplan ile Oyun Bozduk, Türkmen, Kürt Kardeştir.
28 Haziran 2020
Tüm Türk ve Turan Orduları Mete Han Tarafından M.Ö. 209’da kurulmuştur.
28 Haziran 2020
bncmedyahaber.com Yazarı Halil MERT Kimdir ?
Haber Yazılımı