Haber Detayı
07 Eylül 2020 - Pazartesi 10:56
 
Yunanistan ve Adalar Meselesi Yahut; "Aslanı Kediye Boğdurmak"
Doğu Akdeniz’de bulunan doğal kaynakların ortaya çıkmasıyla bu denizlerdeki hakimiyet alanları konusu tekrar gündeme geldi. Yunanistan’ın belirlediği absürt deniz yetki alanları ile Türkiye’nin hiçbir denizde alan hakimiyeti olmuyor. En basit ifadeyle; bir Türk denizcisi balık avlamak için Ege’ye veya Akdeniz’e açıldığında dahi Yunanistan’dan izin almak zorunda kalacak. BNC Medya Haber Yazarlarımızdan Gazeteci, Yazar, Emekli Binbaşı Suat Gün Yunanistan ve Adalar Meselesi köşesine taşıdı. İşte Suat Gün'ün "Yunanistan ve Adalar Meselesi Yahut; "Aslanı Kediye Boğdurmak" başlıklı yazısı
GÜNDEM Haberi
Yunanistan ve Adalar Meselesi Yahut;

unanistan ve Adalar Meselesi Yahut; "Aslanı Kediye Boğdurmak"

 

 

Eski TBMM Başkanlarımızdan Sn. Hüsamettin Cindoruk’un şöyle bir demeci yayınlandı: “Yunanistan krizi Meis Adası'na asker gönderecek derecede tırmandırdığına göre bizim de Yunanistan politikalarımızda bazı değişiklikler yapmamız gerekir” 

“Türkiye, Lozan Antlaşması'nda silahsız statüde kalmaları kaydıyla egemenliği Yunanistan'a verilmiş olan adalardaki silahlanmaya derhal son verilmediği takdirde, bu adaların Yunan egemenliğinde kalmasını tanımayacağını, dolayısıyla kendisine verilmesi gerektiğini ortaya koyan bir yeni politikaya yönelmelidir. Bu konuda BM dahil bütün uluslararası platformlarda girişimler yapılmalı ve gerekirse bir süre verilmelidir.”

“Egemenliği anlaşmalarla Yunanistan'a verilmemiş olan ve dolayısıyla bize ait olması gereken bütün adalar ve kayalar konusunda Atina'nın müzakereden kaçınması halinde Türkiye bu adalar ve kayalıklara el koyacağını açıklamalıdır. Atina, Ege'deki bütün sorunları Türkiye ile doğrudan müzakere etmemekte ısrar edecekse, Türkiye'nin hak ve menfaatlerini korumak amacıyla harekete geçeceği ilan edilmelidir.”

HARİTA-1

 

Yukarıdaki haritaya bakıldığında Türkiye’nin boğazının sıkılması için kasten böyle bir düzenleme yapıldığını görürsünüz.

Çanakkale Boğazı’ndan çıkan bir Türk gemisinin Yunan karasularından geçmeden Akdeniz’e açılaması mümkün değildir.

Bu adalar Yunanistan’a devredilirken, geçmiş dönemdeki yönetimler şöyle hata yapmıştır, böyle hata yapmıştır, konuları artık geride kalmıştır. Bu adalar, Yunanistan’ın şahsında, İngiltere tarafından elimizden alınmıştır. Esasen; Kurtuluş Savaşı, Yunanistan’ın şahsında başta İngiltere olmak üzere bütün Avrupa devletlerine karşı kazanılmış bir zaferdir. Lozan sulh görüşmelerinde Türkiye’yi antlaşmaya zorlamak için Lord Gürzon defalarca tehdit etmiş, tekrar savaş açılacağından söz etmiştir. Lozan görüşmelerinde; diplomatlarımızın acemilikleri vardır, düşman devletler hakkında istihbarat toplayacak bir teşkilat yoktur, onların kamuoylarının savaşa eğilimi olup olmadığını araştıracak diplomatik kadro mevcut değildir. Heyetimizin Ankara ile yaptığı muhaberat İngilizler tarafından dinlenmiştir. İstanbul Hükümeti’nin diplomatik kadrosundan ve tecrübeli elemanlarından istifade edilememiştir. TBMM’ndeki muhalif kadronun eleştirileri dikkate alınmamıştır. Bütün bunlar gerçektir ancak yapılan antlaşmanın hak doğurucu yükümlülükleri Yunanistan tarafından aşındırılmıştır, bu güne kadar; Türkiye, antlaşmaların doğurduğu hak ve yükümlülükleri sıkı şekilde takip etmemiştir. Adalar silahlandırılmıştır. ll. Dünya Savaşı sonrası, iç savaş ve kıtlıktan ölen Yunanistan’a, Türkiye gıda yardımı yapmış, buna ilave olarak; 1947’de yapılan Paris Antlaşması ile 12 Adaları, İtalya’nın Türkiye’ye iade etmek istemesine rağmen Yunanistan’a hediye edilmiştir.  Bu siyasi hataları, basiretsizlikleri-cesaretsizlikleri anlatacak değiliz. Antlaşmalardan doğan haklarımız vardır. Zaman ve şartlar değişmiştir, antlaşmalar açıkça çiğnenmiştir, aslanı kediye boğduran prangaları kırmanın zamanı gelmiştir.

Lozan’da egemenliği Yunanistan’a devredilen adaların askersiz olacağı ve mahalli bir idareye sahip olacağı kabul edilmiştir. Bunun anlamı şudur: 1. Ada halkının kendi içinde teşkil edeceği emniyet asayiş güçleri olacaktır, ağır silahlar bulunmayacaktır. 2. Yönetimler dışta Yunanistan’a bağlı olsalar da her ada kendi özerk yönetimini kuracak iç işlerinde serbest olacakları anlamına gelmektedir.

YAZININ DEVAMI İÇİN BURAYI TIKLAYIN!..

http://www.bncmedyahaber.com/yazar-yunanistan-ve-adalar-meselesi-yahut-aslani-kediye-bogdurmak-214.html

Kaynak: Editör:
Etiketler: Yunanistan, ve, Adalar, Meselesi, Yahut;, "Aslanı, Kediye, Boğdurmak",
Yorumlar
Haber Yazılımı