Haber Detayı
31 Mayıs 2025 - Cumartesi 09:10
 
Muhammet Binici: "Cinsel Kimlik Krizi Toplumu Esir Alıyor, Devlet Artık Müdahale Etmeli"
Gazeteci ve araştırmacı yazar Muhammet Binici, Rehber TV’de katıldığı Hafta Başı programında toplumda artan cinsel yönelim tartışmalarına ve aile yapısını tehdit eden uygulamalara dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Binici, özellikle dini camialardan okullara kadar birçok kurumda yaşanan aile içi travmaların, toplumda derin bir yozlaşmaya işaret ettiğini ifade ederek, devletin bu soruna çözüm üretmesi gerektiğini vurguladı.
GÜNDEM Haberi
Muhammet Binici:

<iframe width="560" height="315" src="https://www.youtube.com/embed/bIiqLi2tjU8?si=EhaHgbc3ttxcbQTa" title="YouTube video player" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture; web-share" referrerpolicy="strict-origin-when-cross-origin" allowfullscreen></iframe>

 

Gazeteci ve araştırmacı yazar Muhammet Binici, Rehber TV’de katıldığı Muhammed Hadi Aydemir'in hazırlayıp sunduğu "Hafta Başı" programında toplumda artan cinsel yönelim tartışmalarına ve aile yapısını tehdit eden uygulamalara dair çarpıcı açıklamalarda bulundu. Binici, özellikle dini camialardan okullara kadar birçok kurumda yaşanan aile içi travmaların, toplumda derin bir yozlaşmaya işaret ettiğini ifade ederek, devletin bu soruna çözüm üretmesi gerektiğini vurguladı.
 

"Aile içi travmalar artık her yerde"
 

"Şaşıracak hiçbir olay kalmadı," diyen Binici, her kesimden yüzlerce mağdurun hikâyesini dinlediğini belirterek, sadece belli bir kesimin değil, dini çevrelerden laik kesimlere kadar toplumun her katmanında aile içi istismarların yaşandığını ifade etti. "Bu olaylar imam hatip liselerinde de yaşanıyor, Kemalist çevrelerde de. Bu bir kişisel bozulma değil; toplumsal bir yangın," dedi.
 

"Devlet bu meseleye seyirci kalamaz"

 

Cinsel yönelim üzerinden yapılan propagandalara da dikkat çeken Binici, 3T 1B (telefon, tablet, televizyon, bilgisayar) sosyal medya platformları özellikle İnstagram, Tiktok ve YouTube gibi platformlarda eşcinsel bireylerin hikâyeleri üzerinden geniş kitlelere bilinçli bir yönlendirme yapıldığını ifade etti. "Fenomen figürler aracılığıyla normalleştirilen bu yönelimlerin arka planında travmalar yatıyor. Bu insanların geçmişinde aile içi sorunlar, istismarlar, terk edilmeler var. Ama meseleye sadece 'kabul et' diyerek yaklaşmak, sorunu çözmez, daha da derinleştirir. Çünkü yaptığımız araştırmalar ve eşcinsellerin itiraflarında da gördük ki eşcinsellik doğuştan değil psikolojik bir rahatsızlık" şeklinde konuştu.
 

"Travmalar normalleştirilemez; çözüm üretilmeli"
 

Binici, toplumda yaşanan bu değişimin sadece bireysel tercihlerle açıklanamayacağını belirtti. "Eşcinsellik propagandası öyle bir noktaya geldi ki; belgeseller, kampanyalar, yürüyüşler aracılığıyla ailelere, ‘Bunu kabul edeceksiniz’ deniliyor. Oysa gerçek çözüm, bu bireylerin geçmişindeki travmalarıyla yüzleşmesini sağlamak, onları iyileştirmekten geçiyor," dedi.
 

"Sapkınlıkla mücadele sloganla değil, çözümle olur"
 

Toplumda düzenlenen bazı yürüyüşlerde kullanılan küfürlü ve dışlayıcı dilin de zarar verdiğini vurgulayan Binici, “Eşcinsel çocuğa sahip bir baba yürüyüşe katıldığında sadece hakaret duyuyorsa, oradan çözümle değil, çaresizlikle ayrılır." Peki, "bu anne ve babalar neden bu yürüyüşlere katılıyor?” diye soran Binici, sözlerini şöyle sürdürdü: “Çünkü onlar sadece çocuklarını kaybetmekten korkuyor. Hakaret değil, umut duymak istiyorlar. ‘Biz çözüm istiyoruz’ diyorlar; ‘çocuğumuzla yüzleşmek, onu iyileştirmek ve tekrar hayata kazandırmak istiyoruz.’ Onlar için bu mesele bir ideoloji değil, bir evlat meselesi. dedi.
 

"Bu bireyleri suçlamak değil, travmalarla mücadele etmek gerekiyor"

 

Programda dikkat çeken başka bir noktaysa Binici’nin dönüşüm kavramına yaptığı vurguydu. Eşcinsel yönelimleri bir "yazılım" gibi değerlendiren Binici, "Üzerine yazılmış sahte kimliği silip, asıl benlikle yüzleşme süreci yaşandığında birçok bireyin kendini yeniden tanımladığını görüyoruz. Bu dönüşümün önünü açmak lazım, linç etmek değil," ifadelerini kullandı.
 

"Devlet destek vermeli, çözüm merkezleri kurulmalı"

 

Son olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve adalet mekanizmasına çağrıda bulunan Binici, "Gerçekten bu bireyleri iyileştiren terapistler, psikologlar var. Ama bu kişiler ya linç ediliyor ya da şikâyet edilip susturuluyor. Devlet, bu dönüşümün önünü açmalı. Yargı, bu kişileri cezalandırmak yerine desteklemeli. Toplum iyileşmeden devlet de güçlü kalamaz," dedi.

Kaynak: Editör:
Etiketler: Muhammet, Binici:, "Cinsel, Kimlik, Krizi, Toplumu, Esir, Alıyor,, Devlet, Artık, Müdahale, Etmeli",
Yorumlar
Haber Yazılımı