Elazığ Depremi ve Bilimin Perspektifi: Prof. Dr. Esat Arslan’ın Açıklamaları
Depremler, Bilimsel Yaklaşımlar ve Afet Yönetimindeki Eksiklikler
Emekli Tuğgeneral ve akademisyen Prof. Dr. Esat Arslan, katıldığı programda Elazığ depremine ve genel olarak afet yönetimine yönelik dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Bilimsel veriler ışığında yaklaşım sergilemenin önemini vurgulayan Arslan, Türkiye'de Deprem önlemleri ve mevcut eksikliklere de dikkat çeken Arslan, Tivi6 kanalında her Cuma saat 21.00’de canlı yayınlanan "Muhammet Binici ile Söz Meydanı" programında önemli değerlendirmelerde bulundu. Programın yapımcısı ve sunucusu Muhammet Binici’nin moderatörlüğünde gerçekleşen yayında Arslan, hem alınan tedbirlerin önemini hem de hala çözüm bekleyen eksiklikleri vurguladı. İşte, programda öne çıkan çarpıcı açıklamalarından bazıları:
Depremlere Sadece Tektonik Açıdan Bakmak Yeterli mi?
Prof. Arslan, depremleri yalnızca jeolojik ve tektonik olaylar olarak değerlendirmenin yanıltıcı olabileceğini söyledi. Doğa olaylarına daha geniş bir perspektiften bakılması gerektiğini belirterek hava hareketleri, meteorolojik koşullar ve bulut formasyonlarının da depremlerle ilişkilendirilebileceğine dikkat çekti. Bu multidisipliner yaklaşımın, daha doğru tahminler yapılmasına olanak sağlayabileceğini ifade etti.
"Büyük resmi görmek çok önemli," diyen Arslan, deprem araştırmalarının geniş bir perspektifte ele alınmasının gerekliliğini vurguladı. Örneğin, karıncaların ve hayvanların davranışlarının önceden sinyaller verebileceğini savunarak, bu alanda yapılan çalışmalara da değindi.
"Türkiye'de bilimsel veriler çoğunlukla göz ardı ediliyor," diyen Arslan, bu durumun afet yönetiminde ciddi eksikliklere yol açtığını söyledi.
Kendisi gibi bilim insanlarının, sosyal bilimler ve fen bilimleri gibi disiplinler arası çalışmalara ağırlık vermesi gerektiğini belirten Arslan, yanlışlamayı (falsification) bilimin vazgeçilmez bir parçası olarak tanımladı. Şüpheci yaklaşımın bilimsel doğrulara ulaşmada kritik öneme sahip olduğunu belirten Arslan, araştırma süreçlerinde empirik yöntemlerin (deneysel ve sayısal verilerle desteklenen) kullanılmasının zorunlu olduğunu savundu.
Afet Koordinasyonu ve Tahliyelerde Eksiklikler
Prof. Arslan, Elazığ depremi gibi büyük afetlerde koordinasyonun yetersiz kaldığını ve kritik alanlarda plansızlık yaşandığını ifade etti. Örneğin, hastanelerin ve kritik tesislerin tahliye süreçlerinin eksikliği hakkında önemli bir soruna işaret etti:
"Adana Şehir Hastanesi gibi merkezlerde kalp pili kullanan veya onkoloji hastalarının tahliyesi nasıl yapılacak?" sorusunu yönelten Arslan, bu tür kritik planların hâlâ hazırlık aşamasında olduğunu belirtti.
Hastaneler ve emniyet binalarının yıkılması gibi durumlarda kriz yönetiminin anlık olarak gelişmesi gerektiğini belirten Arslan, tatbikat eksikliğine de dikkat çekti. Tatbikatların düzenli olarak yapılmasının, olası krizlere karşı toplumun refleks geliştirmesi açısından önemli olduğunu vurguladı.
Bilimin Toplumdaki Rolü ve Sosyal Medyanın Etkisi
Arslan, teknolojik gelişmelerin ve sosyal medyanın, bilimsel çalışmaların yaygınlaştırılmasındaki rolüne de değindi.
Kuzey Kıbrıs ve İki Devletli Çözüm Vurgusu
Arslan, programda Kıbrıs konusuna da değinerek, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ne (KKTC) artık bağımsız bir devlet olarak yaklaşılması gerektiğini savundu. "Artık Kıbrıs Türk Devleti diyelim," şeklinde konuşan Arslan, Türkiye’nin Kıbrıs politikasında kararlı bir şekilde ilerlemesinin önemini vurguladı.
Kahramanmaraş depreminde KKTC’den gelen öğrencilerin tahliyesinde yaşanan sorunlara da değinen Arslan, afet yönetiminde koordinasyon eksikliğinin yalnızca Türkiye sınırları içinde değil, uluslararası boyutta da etkili olduğunu ifade etti.
Bilim, Afet Yönetimi ve Koordinasyonun Önemi
Prof. Dr. Esat Arslan, afet yönetiminde bilimin rehberliğinde hareket edilmesi gerektiğinin altını çizerek, proaktif hazırlık ve kriz refleksi geliştirilmesinin önemini vurguladı. Türkiye'nin afet yönetiminde hâlâ eksiklikler olduğunu belirten Arslan, bilimsel çalışmaların daha fazla desteklenmesi ve toplumun bilinçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Arslan, "Hayatın kesildiği yerden tekrar devam ettirilmesi için bilimsel reflekslerimizi geliştirmeliyiz," diyerek, her an olası bir depreme karşı hazırlıklı olunması gerektiği mesajını verdi.
PROGRAMIN TAMAMI
|
||
|