Muhammet Binici'nin hazırlayıp sunduğu Söz Meydanı Programı'nda İstanbul'un ilk belediye başkanı ve günümüz belediye başkan adayları masaya yatırıldı. Programda tarihi bir figür olan ilk belediye başkanının unutulmuş izleri gün yüzüne çıkarıldı. Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kadem Ekşi , Prof. Dr. Ömer Adil Atasoy ve Prof. Dr. Süleyman Doğan gibi konuklar, geçmiş dönemdeki projeleri, hizmetleri ve günümüz belediye yönetimini değerlendirdi. İstanbul'un büyük sorunlarına dair çeşitli öneriler sunuldu. Söz Meydanı, şehir planlaması, depremlere hazırlık ve belediye yönetimi gibi önemli konuları detaylı bir şekilde ele aldı. İşte sizin için seçtiğimiz ayrıntılar!.. Unutulan Bir Miras: İstanbul’un İlk Belediye Başkanı Söz Meydanı’nda Yeniden Hayat Buldu Muhammet Binici’nin sunduğu Söz Meydanı programı, dün gece unutulmuş bir tarih sayfasını açarak İstanbul’un ilk belediye başkanını masaya yatırdı. Binici’nin ifadesiyle, günümüz belediye başkanları ve siyasetçilerinin hafızalarında yer etmeyen, adeta unutulmuş bir liderin izleri Söz Meydanı’nda gün ışığına çıktı. Programın başında Muhammet Binici, İstanbul’un ilk “Şehremini”ni (belediye başkanını) günümüz politikacıları tarafından tanınmadığını ifade ederek, bu önemli figürü gündeme taşıma kararı aldıklarını duyurdu. Ardından, bu konuda bilgi sahibi olan Prof. Dr. Ömer Adil Atasoy’a “İstanbul’un ilk şehreminini anlatır mısınız?” dedi. Prof. Dr. Atasoy, başladı Sivrihisarlı Hızır Bey’i anlatmaya.. Prof. Dr. Atasoy İstanbul’un ilk belediye başkanının kim olduğu, yaptığı hizmetler ve bıraktığı izler hakkında detaylı bir bilgi aktarımında bulundu. Binici’nin yönlendirmesiyle tarih sayfalarında yolculuk yaparak, günümüzdeki belediye başkanlarının bu önemli ismi tanımamasının altında yatan sebepleri masaya yatırdılar. Ilıcalı ve Topbaş’ın dönemine odaklanan sohbet, duygu yüklü anılar ve birlikte üretilen projelerle dolu geçmişe bir ışık tuttu. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren bu özel anı paylaşımı, İstanbul’un geçmişine dair unutulmuş detayları gün yüzüne çıkardı. Bu özel yayında, sadece belediye başkanlığı değil, aynı zamanda bir şehre duyulan sevgi ve sorumluluk anlayışının nasıl projelere dönüştüğüne dair ilham verici örnekler paylaşıldı. Program, İstanbul’un tarihine duyulan özlemi giderirken, unutulmuş bir liderin izlerini tekrar gündeme taşıdı. Gece Ilıcalı’nın Topbaş’la olan anısı ile Aydınlandı – Projelerle Dolu Bir Sevda ve Hizmet Aşkı Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kadir Topbaş ile geçmişte paylaştığı anıları, duygularını ve birlikte yaptıkları projeleri içeren bu özel anısını aktarırken, güçlü bir vurguyla gün ışığına kadar sürekli projeler ürettiklerini ve millete hizmetin aşkla yapıldığını dile getirdi. Ilıcalı, Kadir Topbaş’la geçirdikleri dönemde birbirlerine olan bağlarını ve projelerini anlatarak, bu sürecin sadece bir belediye yöneticiliği değil, aynı zamanda millete karşı bir sevda ve hizmet aşkı olduğunu öne sürdü. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam eden bu yoğun çalışma temposunun arkasında, İstanbul için daha iyi bir gelecek vizyonuyla yola çıkmış bir ekip olduklarını vurguladı.   Bu anı paylaşımında duygu yüklü ifadelerle geçmişe dönüş yapan Ilıcalı, sadece bir belediye başkanlığı görevi değil, aynı zamanda bir şehre ve insanlara duyulan derin bir sorumluluk ve sevgiyle hareket ettiklerini belirtti. Bu sayede, Kadir Topbaş döneminde gerçekleştirilen projelerin, sadece fiziksel yapılar değil, aynı zamanda kalplerde bıraktığı izler olduğunu vurgulayarak, gece boyunca süren bu üretken çalışma atmosferini detaylı bir şekilde paylaştı.   İBB Deprem ve Doğal Afetler Komisyonu Eski Başkanı Kadem Ekşi: Projeler ve Eleştirilerin Ardındaki Gerçekler İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem ve Doğal Afetler Komisyonu’nun eski başkanı Kadem Ekşi, görev yaptığı dönemde gerçekleştirdikleri projeleri detaylı bir şekilde sıralayarak, İstanbul’un son beş yılına dair İmamoğlu yönetiminin performansını eleştirdi. Önemli açıklamalarda bulunan Ekşi’nin ifadeleri dikkat çekici detaylar içeriyor.   Ekşi, İmamoğlu’nun beş yıllık döneminde tamamladığı projelerin sadece 5’ini gerçekleştirdiğini ifade etti. İBB Deprem ve Doğal Afetler Komisyonu’nun eski başkanı, İmamoğlu yönetimini eleştirirken, kendi döneminde hayata geçirdikleri projelerin önemli başarılar olduğunu vurguladı. Bu projeler arasında özellikle depreme hazırlıklı şehirler için yapılan çalışmaların önemine değindi. Dikkat çeken bir diğer nokta ise Ekşi’nin İmamoğlu’nun reklam bütçesini de gündeme getirmesi oldu. İmamoğlu’nun reklam bütçesinin, depreme ayrılan bütçenin iki katı olduğunu belirten Ekşi, bu durumu eleştirerek, kaynakların etkili bir şekilde kullanılmadığına işaret etti. Programda Kadem Ekşi’nin bu çarpıcı açıklamaları, İstanbul’un deprem riskine karşı alınan önlemler ve belediye projelerinin hayata geçirilme süreci üzerine önemli bir tartışma başlattı. Ekşi’nin eleştirileri, İmamoğlu yönetimini savunanlarla karşıtlık oluşturarak, kent yönetimine dair kamuoyundaki görüşleri etkiler niteliğindeydi.   Prof. Dr. Süleyman Doğan’dan Çarpıcı Analiz: İBB Yönetiminin Şehirlerin Şehremini Olma Yolundaki Eksiklikleri   Prof. Dr. Süleyman Doğan, şehirlerin şehremini olacak yöneticilerin taşıması gereken özellikleri detaylı bir şekilde sıralayarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetiminin bu özelliklere uygun davranmadığını vurguladı. Doğan’ın bu çarpıcı analizi, İBB’nin mevcut durumu ve şehircilik anlayışına dair önemli bir tartışma başlattı.   Prof. Dr. Doğan, şehirlerin şehremini olacak liderlerin öncelikle şeffaf, katılımcı ve adil bir yönetim anlayışına sahip olmaları gerektiğini ifade etti. Bu kritik özelliklerin eksikliğinin, kent yönetiminde sürdürülebilirlik ve toplumsal memnuniyeti olumsuz etkilediğini belirtti. Ayrıca, İBB’nin bu konuda gösterdiği performansın, şehirlerin şehremini olma hedefine ulaşmak için yetersiz olduğuna dikkat çekti.   Doğan, şehir yöneticilerinin vizyoner olmaları gerektiğini ve geleceği şekillendirebilecek projeler üretmelerinin önemine vurgu yaptı. İstanbul gibi büyük ve karmaşık bir metropolde, geleceğe dair stratejilerin eksikliğinin, şehir planlamasının aksamalarına neden olduğunu savundu. Ayrıca, İBB yönetiminin bu konuda yeterince ileriye dönük planlama yapmadığını belirtti.   Programda yapılan analizde, katılımcı bir yönetim anlayışının, kent sakinlerinin taleplerine daha duyarlı bir şekilde cevap verilmesini sağladığını ifade eden Doğan, İBB’nin bu konuda da yeterince başarılı olamadığını dile getirdi. Toplumsal beklentilere uygun projeler üretilmesinin, şehirlerin sürdürülebilir gelişgelişimine katkı sağladığını belirtti. Prof. Dr. Süleyman Doğan’ın bu çıkışı, İstanbul’un mevcut şehir yönetimiyle ilgili kamuoyu tartışmalarını derinleştirerek, şehircilik politikalarına dair farklı bakış açılarını gündeme taşıdı. Muhammet Binici’nin Program Sonu Düşünceleri: İstanbul’un Geleceği İçin Öneriler Söz Meydanı programının sonunda Muhammet Binici, İstanbul’un büyük metropol sorunlarına dair önemli tespitlerde bulundu. Binici’nin program sonu düşünceleri şu şekildeydi:   İstanbul gibi devasa bir metropolde yaşam koşullarını düzenlemenin ve sürdürülebilir bir şehir planlaması yapmanın büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Bu bağlamda, şehir girişlerinin kontrol altına alınması ve geriye dönüşlerin organize edilmesinin şehir trafiğini düzenlemede etkili adımlar olabileceğini vurguladı.   Ayrıca, köylerdeki okulların açılması ve müfredatlara tarım ve hayvancılık gibi konuların eklenmesinin, toplumun tarım ve hayvancılık konularında bilinçlenmesine katkı sağlayabileceğini ifade etti.   Binici’nin dikkat çeken bir önerisi, bir dönüm üzerine tek katlı evler inşa edilmesi fikriydi. Bu öneri, yerleşim planlamasında çeşitliliği artırarak sürdürülebilir bir yaşam tarzını destekleyebileceğini belirtti. Herkesin bir dönümlük arazisi üzerinde kendi evine sahip olması, şehirdeki yoğunluğu azaltabilir ve kişilere daha özgür bir yaşam tarzı sunabilir.   Ayrıca, depremlere karşı dayanıklı konutların inşa edilmesinin önemine vurgu yaparak, bu sayede toplum güvenliğinin artırılacağını belirtti. Bu adımın, yaşanabilir konutlarla birlikte doğal afetlere karşı da toplumun güvenliğini sağlamada kritik bir rol oynayabileceğini ifade etti.   Muhammet Binici’nin bu tespit ve önerileri, İstanbul’un geleceği üzerine önemli bir perspektif sunarak, şehir planlaması ve yaşam kalitesi konularında toplumun dikkatini çekebilecek nitelikteydi.   Muhammet Binici'nin hazırlayıp sunduğu Söz Meydanı Programı, konukların detaylı açıklamaları ve değerlendirmeleriyle, İstanbul’un ve şehirlerimizin geleceği, şehir planlaması, depremlere hazırlık ve belediye yönetimi gibi kritik konuları kapsamlı bir şekilde ele aldı.

 

Muhammet Binici'nin hazırlayıp sunduğu Söz Meydanı Programı'nda İstanbul'un ilk belediye başkanı ve günümüz belediye başkan adayları masaya yatırıldı. Programda tarihi bir figür olan ilk belediye başkanının unutulmuş izleri gün yüzüne çıkarıldı. Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kadem Ekşi , Prof. Dr. Ömer Adil Atasoy ve Prof. Dr. Süleyman Doğan gibi konuklar, geçmiş dönemdeki projeleri, hizmetleri ve günümüz belediye yönetimini değerlendirdi. İstanbul'un büyük sorunlarına dair çeşitli öneriler sunuldu. Söz Meydanı, şehir planlaması, depremlere hazırlık ve belediye yönetimi gibi önemli konuları detaylı bir şekilde ele aldı. İşte sizin için seçtiğimiz ayrıntılar!..

Unutulan Bir Miras: İstanbul’un İlk Belediye Başkanı Söz Meydanı’nda Yeniden Hayat Buldu

Muhammet Binici’nin sunduğu Söz Meydanı programı, dün gece unutulmuş bir tarih sayfasını açarak İstanbul’un ilk belediye başkanını masaya yatırdı. Binici’nin ifadesiyle, günümüz belediye başkanları ve siyasetçilerinin hafızalarında yer etmeyen, adeta unutulmuş bir liderin izleri Söz Meydanı’nda gün ışığına çıktı.

Programın başında Muhammet Binici, İstanbul’un ilk “Şehremini”ni (belediye başkanını) günümüz politikacıları tarafından tanınmadığını ifade ederek, bu önemli figürü gündeme taşıma kararı aldıklarını duyurdu. Ardından, bu konuda bilgi sahibi olan Prof. Dr. Ömer Adil Atasoy’a “İstanbul’un ilk şehreminini anlatır mısınız?” dedi.

Prof. Dr. Atasoy, başladı Sivrihisarlı Hızır Bey’i anlatmaya.. Prof. Dr. Atasoy İstanbul’un ilk belediye başkanının kim olduğu, yaptığı hizmetler ve bıraktığı izler hakkında detaylı bir bilgi aktarımında bulundu. Binici’nin yönlendirmesiyle tarih sayfalarında yolculuk yaparak, günümüzdeki belediye başkanlarının bu önemli ismi tanımamasının altında yatan sebepleri masaya yatırdılar.

Ilıcalı ve Topbaş’ın dönemine odaklanan sohbet, duygu yüklü anılar ve birlikte üretilen projelerle dolu geçmişe bir ışık tuttu. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar süren bu özel anı paylaşımı, İstanbul’un geçmişine dair unutulmuş detayları gün yüzüne çıkardı.

Bu özel yayında, sadece belediye başkanlığı değil, aynı zamanda bir şehre duyulan sevgi ve sorumluluk anlayışının nasıl projelere dönüştüğüne dair ilham verici örnekler paylaşıldı. Program, İstanbul’un tarihine duyulan özlemi giderirken, unutulmuş bir liderin izlerini tekrar gündeme taşıdı.

Gece Ilıcalı’nın Topbaş’la olan anısı ile Aydınlandı – Projelerle Dolu Bir Sevda ve Hizmet Aşkı

Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı, Kadir Topbaş ile geçmişte paylaştığı anıları, duygularını ve birlikte yaptıkları projeleri içeren bu özel anısını aktarırken, güçlü bir vurguyla gün ışığına kadar sürekli projeler ürettiklerini ve millete hizmetin aşkla yapıldığını dile getirdi.

Ilıcalı, Kadir Topbaş’la geçirdikleri dönemde birbirlerine olan bağlarını ve projelerini anlatarak, bu sürecin sadece bir belediye yöneticiliği değil, aynı zamanda millete karşı bir sevda ve hizmet aşkı olduğunu öne sürdü. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam eden bu yoğun çalışma temposunun arkasında, İstanbul için daha iyi bir gelecek vizyonuyla yola çıkmış bir ekip olduklarını vurguladı.
 

Bu anı paylaşımında duygu yüklü ifadelerle geçmişe dönüş yapan Ilıcalı, sadece bir belediye başkanlığı görevi değil, aynı zamanda bir şehre ve insanlara duyulan derin bir sorumluluk ve sevgiyle hareket ettiklerini belirtti. Bu sayede, Kadir Topbaş döneminde gerçekleştirilen projelerin, sadece fiziksel yapılar değil, aynı zamanda kalplerde bıraktığı izler olduğunu vurgulayarak, gece boyunca süren bu üretken çalışma atmosferini detaylı bir şekilde paylaştı.
 

İBB Deprem ve Doğal Afetler Komisyonu Eski Başkanı Kadem Ekşi: Projeler ve Eleştirilerin Ardındaki Gerçekler

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem ve Doğal Afetler Komisyonu’nun eski başkanı Kadem Ekşi, görev yaptığı dönemde gerçekleştirdikleri projeleri detaylı bir şekilde sıralayarak, İstanbul’un son beş yılına dair İmamoğlu yönetiminin performansını eleştirdi. Önemli açıklamalarda bulunan Ekşi’nin ifadeleri dikkat çekici detaylar içeriyor.

 

Ekşi, İmamoğlu’nun beş yıllık döneminde tamamladığı projelerin sadece 5’ini gerçekleştirdiğini ifade etti. İBB Deprem ve Doğal Afetler Komisyonu’nun eski başkanı, İmamoğlu yönetimini eleştirirken, kendi döneminde hayata geçirdikleri projelerin önemli başarılar olduğunu vurguladı. Bu projeler arasında özellikle depreme hazırlıklı şehirler için yapılan çalışmaların önemine değindi.

Dikkat çeken bir diğer nokta ise Ekşi’nin İmamoğlu’nun reklam bütçesini de gündeme getirmesi oldu. İmamoğlu’nun reklam bütçesinin, depreme ayrılan bütçenin iki katı olduğunu belirten Ekşi, bu durumu eleştirerek, kaynakların etkili bir şekilde kullanılmadığına işaret etti.

Programda Kadem Ekşi’nin bu çarpıcı açıklamaları, İstanbul’un deprem riskine karşı alınan önlemler ve belediye projelerinin hayata geçirilme süreci üzerine önemli bir tartışma başlattı. Ekşi’nin eleştirileri, İmamoğlu yönetimini savunanlarla karşıtlık oluşturarak, kent yönetimine dair kamuoyundaki görüşleri etkiler niteliğindeydi.
 

Prof. Dr. Süleyman Doğan’dan Çarpıcı Analiz: İBB Yönetiminin Şehirlerin Şehremini Olma Yolundaki Eksiklikleri
 

Prof. Dr. Süleyman Doğan, şehirlerin şehremini olacak yöneticilerin taşıması gereken özellikleri detaylı bir şekilde sıralayarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) yönetiminin bu özelliklere uygun davranmadığını vurguladı. Doğan’ın bu çarpıcı analizi, İBB’nin mevcut durumu ve şehircilik anlayışına dair önemli bir tartışma başlattı.

 

Prof. Dr. Doğan, şehirlerin şehremini olacak liderlerin öncelikle şeffaf, katılımcı ve adil bir yönetim anlayışına sahip olmaları gerektiğini ifade etti. Bu kritik özelliklerin eksikliğinin, kent yönetiminde sürdürülebilirlik ve toplumsal memnuniyeti olumsuz etkilediğini belirtti. Ayrıca, İBB’nin bu konuda gösterdiği performansın, şehirlerin şehremini olma hedefine ulaşmak için yetersiz olduğuna dikkat çekti.

 

Doğan, şehir yöneticilerinin vizyoner olmaları gerektiğini ve geleceği şekillendirebilecek projeler üretmelerinin önemine vurgu yaptı. İstanbul gibi büyük ve karmaşık bir metropolde, geleceğe dair stratejilerin eksikliğinin, şehir planlamasının aksamalarına neden olduğunu savundu. Ayrıca, İBB yönetiminin bu konuda yeterince ileriye dönük planlama yapmadığını belirtti.

 

Programda yapılan analizde, katılımcı bir yönetim anlayışının, kent sakinlerinin taleplerine daha duyarlı bir şekilde cevap verilmesini sağladığını ifade eden Doğan, İBB’nin bu konuda da yeterince başarılı olamadığını dile getirdi. Toplumsal beklentilere uygun projeler üretilmesinin, şehirlerin sürdürülebilir gelişgelişimine katkı sağladığını belirtti.

Prof. Dr. Süleyman Doğan’ın bu çıkışı, İstanbul’un mevcut şehir yönetimiyle ilgili kamuoyu tartışmalarını derinleştirerek, şehircilik politikalarına dair farklı bakış açılarını gündeme taşıdı.

Muhammet Binici’nin Program Sonu Düşünceleri: İstanbul’un Geleceği İçin Öneriler

Söz Meydanı programının sonunda Muhammet Binici, İstanbul’un büyük metropol sorunlarına dair önemli tespitlerde bulundu. Binici’nin program sonu düşünceleri şu şekildeydi:
 

İstanbul gibi devasa bir metropolde yaşam koşullarını düzenlemenin ve sürdürülebilir bir şehir planlaması yapmanın büyük bir öneme sahip olduğunu belirtti. Bu bağlamda, şehir girişlerinin kontrol altına alınması ve geriye dönüşlerin organize edilmesinin şehir trafiğini düzenlemede etkili adımlar olabileceğini vurguladı.
 

Ayrıca, köylerdeki okulların açılması ve müfredatlara tarım ve hayvancılık gibi konuların eklenmesinin, toplumun tarım ve hayvancılık konularında bilinçlenmesine katkı sağlayabileceğini ifade etti.
 

Binici’nin dikkat çeken bir önerisi, bir dönüm üzerine tek katlı evler inşa edilmesi fikriydi. Bu öneri, yerleşim planlamasında çeşitliliği artırarak sürdürülebilir bir yaşam tarzını destekleyebileceğini belirtti. Herkesin bir dönümlük arazisi üzerinde kendi evine sahip olması, şehirdeki yoğunluğu azaltabilir ve kişilere daha özgür bir yaşam tarzı sunabilir.
 

Ayrıca, depremlere karşı dayanıklı konutların inşa edilmesinin önemine vurgu yaparak, bu sayede toplum güvenliğinin artırılacağını belirtti. Bu adımın, yaşanabilir konutlarla birlikte doğal afetlere karşı da toplumun güvenliğini sağlamada kritik bir rol oynayabileceğini ifade etti.
 

Muhammet Binici’nin bu tespit ve önerileri, İstanbul’un geleceği üzerine önemli bir perspektif sunarak, şehir planlaması ve yaşam kalitesi konularında toplumun dikkatini çekebilecek nitelikteydi.


 

Muhammet Binici'nin hazırlayıp sunduğu Söz Meydanı Programı, konukların detaylı açıklamaları ve değerlendirmeleriyle, İstanbul’un ve şehirlerimizin geleceği, şehir planlaması, depremlere hazırlık ve belediye yönetimi gibi kritik konuları kapsamlı bir şekilde ele aldı.