Reklamı Geç
HABER DETAY
TURAN KURULTAYININ ARDINDAN
Yazarımız Gazeteci, Yazar Halis Özdemir önceki yazılarında; "Türkiye'nin Kızılelma Yürüyüşü Başlamıştır" şeklinde birkaç defa daha bu konuyu gündeme getirmiş meselenin önemine dikkat çekerek temenni ve görüşlerini kamuoyu ile paylaşmıştı. Gazeteci, Yazar Özdemir bu yazısında ise Macaristan'da yapılan "Turan Kurultayı"nı köşesine taşıdı.
27 Ağustos 2022 - Cumartesi 09:13
GÜNDEM

TURAN KURULTAYININ ARDINDAN

Türk Devletleri Teşkilatının kurulmasının ardından Budapeşte’de Turan Kurultayı toplandı. 
Türkiyenin Kızılelma Yürüyüşü Başlamıştır diye birkaç defa yazdım ve neler yapılmalıdır diye görüşlerimi ve temennilerimi kamuoyu ile paylaştım.


Yeni Dünya kurulurken 21. Yüzyıla Müslüman Türk damgası vurulacak, Türk İslam Birliği tesis edilecektir. 
Budapeşte’de yapılan “Turan Kurultayı” sonuç bildirisini noktasına virgülüne dokunmadan sizlere arzetmek istedim. Tabiki bildiride noksan görülen konu başlıkları olacaktır. Bu konuyu kısmet olursa daha sonra çok geniş olarak ele alacağım. 

 

“TURAN KURULTAYI SONUÇ BİLDİRGESİ
Budapeşte, 13.08.2022


Sonuç bildirgesi ana teması: Köklere inemezseniz göklere yükselemezsiniz.


Hedefi: 21. Yüzyıl Türk Asrı Olacaktır…


Macaristan’ın Başkenti Budapeşte yakınlarında Bugac’ta düzenlenen TURAN KURULTAYI’nda Türk soyundan gelen Macar, Azeri, Avar, Başkurt, Bulgar, Balkar, Buryat, Çuvaş, Gagavuz, Kabardino, Karaçay, Karakalpak, Kazak, Kırgız,Kumuk, Moğol, Nogay, Oğuz, Özbek, Tatar, Tuva, Türkmen, Uygur ve Yakut boyları bir araya gelerek aşağıdaki kararları almıştır…


1) Ümitlerimizi yeşerten Türk Devletler Teşkilatı’nın kurulması memnuniyetle karşılanmıştır. 


2) Bütün dünyaya adından bahsettiren Türk Devletler Teşkilatı daha aktif hâle getirilmelidir. 


3) Bu bağlamda Türk Devletler Teşkilatının ikinci ve üçüncü halkaları mutlaka kurulmalıdır.


4) Teşkilatın kurulacak ikinci ve üçüncü halkalarında, “Türk Devletler Teşkilatında biz neden yokuz” diyen pek çok devlet gibi, Balkanlar’dan Moğolistan’a, Uyguristan’dan-Kore’ye kadar bütün akraba toplulukları yer almalıdır.


5) Bunun dışında; Özellikle Balkan Türkleri olmak üzere, Kamboçya’dan-Sri Lanka Türklerine, Pakistan ve Himalaya’daki Türklerden, Girit Türklerine, Libya’da ki Türklerden-Irak’taki Türkmenelindeki Türklere, Romanya Türklerinden-Kırım’a, Nijer’de yaşayan Tuaregler’den, Doğu Afrika’da ve Ortadoğu’da yaşayan Osmanlı Türkü’nün torunlarına, Sibirya’dan Kafkaslara, Tacikistan’a kadar hiçbir oba ve aşiretleri dışarıda bırakmadan temsilci alınması zarûrî olmuştur.


6) İşte öyle bir yapıya büründürülecek Türk Devletler Teşkilatı’nın önemli çalışması hâline gelen TURAN KURULTAYI için teklifimiz; bundan böyle dönüşümlü olarak her iki yılda bir diğer Türk Cumhuriyetlerinin birinde, olimpiyat oyunlarıyla, ekonomik ve kültürel oturumlarıyla kısaca her yönüyle icrâ edilmelidir.


7) Bugün Türk Devletler Teşkilâtının kurulması gibi; Turan Birliğini kurma mücâdelesi için, tam 100 yıl önce şehit düştüğü 4 Ağustos 1922’ye kadar, işgaldeki Türk Devletlerini kurtararak TURAN bayrağı altında biraraya getirmek isteyen Enver Paşa unutulmamalıdır.  Anıtı dikilmeli, hayatı ve mücadelesi film yapılarak gelecek nesillere aktarılmalıdır.


8)Türk Devletler Teşkilatının bünyesinde ortak ordu, ortak pazar ve ortak parlamento kurulmalı ve üçer aylık dönemlerde Macaristan Parlamentosunda toplanarak yapılan çalışmalar gözden geçirmelidir.

 

10) Yine TDT bünyesinde Türk Dünyası Stratejik Araştırmalar Merkezi ve Türk Dünyası Araştırmalar Enstitüsü, Türk Dünyası Akademisyenler Birliği, Türk Dünyası Tarım Birliği (hayvancılık dahil), Tür Dünyası Sağlık Teşkilatı ve Türk Dünyası Arama Kurtarma (TÜDAK) kurulmalıdır. 


11) Türk Dünyası Ekomomik Formu iki yılda bir Türk Dünyasının kalbi konumundaki Aşkabat’ta yapılmalıdır.


12) Türk Dünyası Bilim Olimpiyatları iki yılda bir Özbekistan’da icra edilmelidir.


13) Türk Dünyası Uzay Araştımaları Enstitüsü kurularak Kazakistan’da her yıl toplanmalıdır.


14) Türk Teknofest Festivali her yıl Türkiye’de yapılmalıdır.

 

15)Türk Dünyası Yüksek Öğrenim Kurumu kurulmalı, Türk Dünyasındaki üniversitelerin denkliği için üniversitelerde ıslah çalışmaları yapılmalıdır.


16) Türk Dünyası Hekimler Birliği Kurularak her yıl Azerbaycan’da biraraya gelmelidir.


17) Türk Dünyası Bilim Ödülleri düzenlenmeli ve iki yılda bir yapılan Turan Kurultayında sahiplerine takdim edilmelidir.


18) Türk Dünyası Film Festivali ve Türk Dünyası Erovizyon Müzik yarışmaları dönüşümlü olarak Kırgızistan’da birer yıl arayla yapılarak dereceye girenlere ödülleri verilmelidir.


19) Merkezi İstanbul’da olan Türk Dünyası Belediyeler Birliği “iş birliği-güç birliği” kapsamında genişletilerek, en küçük belediyelere kadar bütün Türk Dünyasını kapsayacak şekilde düzenlenmelidir.


20) Türk Dünyası kültür, sanat, edebiyat çalıştayları yapılarak Türk Dünyasının ortak değerleri, özellikle Dede Korkut, Nasrettin Hoca, Atilla, Timur, Uluğ Bey, Ali Kuşçu gibi önemli şahsiyetler anlatılmalıdır.


21) “Tarihini bilmeyen milletlerin coğrafyasını başkaları çizer” düsturuyla, “Türk Dünyası ortak tarihi” yeniden yazılmalıdır. Bunun İçin “Millî Tatihçiler Şurâsı” âcilen kurulmalıdır.


22) Başta Doğu Türkistan olmak üzere Musul-Kerkük, Kıbrıs, Kırım, Batı Trakya gibi Türk Bölgelerinin statüleri uluslararası platformlarda sürekli dile getirilerek, layık oldukları konuma gelene kadar dünya gündeminde kalmaları sağlanmalıdır. 


Bütün dünya bilmelidir ki, 21. Yüzyıl Türk Asrı Olacaktır.


Turan Kurultayı Bilim Kurulu”


Turan Kurultayını ırkçılık olarak görmek ya da ırk periferisinde düşünmek yanlıştır. Yanlış anlaşılmaları izale edecek olan da gene bu toplantılara öncülük edenler olacaktır. 
Türkiye’ye Ümit bağlamış, “Gücü hak sebebi sayan emperyalist ülkelerin maddi manevi saldırılarından canı yanmış Afrika Asya ve dünyanın en ücra köşesinde ülke ve insanlar vardır. Ne Türkiye ne de Türkiye’den umutlananlar konuya salt “ırk” zaviyesinden yaklaşmamaktadırlar.
Merhum Erbakan’ın siyasi hayatına malolan, ağır bedel ödediği kuruluşunu gerçekleştirdiği D8 teşkilatına bakıldığında kuşatıcı ve kucaklayıcı olduğu görülecektir. Kaldı ki D8 Teşkilatının kurulduğu tarih Türk dünyasının Rusya’nın derin etkisi altında olduğu malumunuzdur. D8 Teşkilatı bu günlerde kurulmuş olsaydı emin olunuz ilk başta Türk Devletleri yerlerini alırlardı. 
Türkiye lider ülkedir. Liderliğe yakışan kuşatıcı olmaktır.
Dünyada bir milyar yedi yüz milyon Müslüman yaşamaktadır. Dört yüz milyon nüfusu ile Müslüman Türkler islama hizmetleri ve tarihi geçmişleri bakımından en önemli unsurlarıdır.
Müslüman Türkler hiçbir zaman ırkçı olmamış, olmayacaklardır.


Müslümanlar kardeştir!


Rusya içinde bulunan özerk yarı özerk Türk devlet ve topluluklarının sahip olduğu topraklar Rusya’nın nerede ise Moskova ve etrafı dışında alanı kapsadığı, madenler petrol ve diğer yeraltı ve yer üstü zenginliklere sahiptirler. Ayrıca dünyaya yayılmış diğer Türk devlet ve toplulukları düşünüldüğünde Türklerin dünyada asla gözardı edilemeyecek cesamete, güce ve nüfusa sahip oldukları görülecektir. 
Onun için, Türkler olmadan yeni dünya kurulamaz! Bunun için de milli şuur ve şahlanış gerekmektedir.


Unutulmamalıdır ki Türklerin kahır ekseriyeti müslümandır. Bu sebeple de Batılıların Türkler için yaptıkları, “Türk demek, Müslüman demektir” sosyolojik tanımlamalarını haketmişlerdir.


Noksanlıkları görmek ve ifade etmek gereğini yapmak için de fırsat olarak görülmelidir.


Kurultayın sonuç bildirisi ilk elde okunduğunda eksiklikler bulanlar elbette olacaktır. Unutulmamalıdır ki bildiriye imza atan temsilciler her ne kadar ülke ve topluluk isimleri zikredilmiş olsalar da adı geçen ülkelerin gözetmek zorunda oldukları harici ve dahili dengeler vardır. Devletlerin organizeleri sabır ve azim ister toplantılar başlamış, insanları umutlandırmış ve heyecanlandırmıştır. 


Bu ve benzeri toplantılar sözde kalmamalı birlik ve beraberliğin zarureti ve önemi sadece yöneticilere değil halkada anlatılmalıdır. 
Milli şuura ihtiyaç vardır.


Batılı tarihçilerin; “Türk olmasaydı dünya tarihi yazılamazdı” tesbitini ve itirafını bilmekteyiz!
Şimdi ise; Müslüman Türk ve İslam milletleri olmadan Yeni Dünya Düzeni kurulamaz!
Türkiye tarihi sorumluluğu ve birikimi ile buna öncülük edecektir.


Unutmamak gerekir ki Türklerin kahır ekseriyeti Müslümandır, ümmettir!


Kurultayı düzenleyenleri gönülden tebrik ediyorum. Hayırlı olsun başarılar dilerim. 
Başlamak bitirmenin yarısıdır. 


Kurultay iki yılda değil her yıl toplanmalıdır!


Gelecek kurultaya katılmayı çok isterim.

Umarım ilk kurultaya davet ediliriz.

Vesselam.

 

YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN
https://www.bncmedyahaber.com/yazar-kuresel-firavunlar-gokdelenlerden-tarlalara-indi-hem-de-turkiye-nin-tarlalarina-843.html

Adınız
Yorumunuz
Hiç yorum yapılmamış.