Bizimkisi Gazel okumak Ya Sizinki?!..
İbrik Nedir Bilir Misiniz?
Ve Kabristanda İbriğin hikayesi!
1994 öncesi İstanbul'un özeti; "Üç "Ç"
Birincisi "Çamur"
İkincisi "Çukur"
Üçüncüsü ise "Çöp!" ve Susuzluk!"
İddialar doğru ise; İmamoğlu ateşle oynuyor!
Bakır ibrik ve leğen evlerde abdest almak ve ellerini yıkamak için kullanılan evin gençlerinin omuzlarında peşgir ile misafir veya aile büyüklerine hizmet ederlerdi. Her şey gibi ibrik de plastikleşti, değersizleşti. Bu kısa bilgi ile iktifa edelim.
1994 yılında yapılan yerel seçimlerde başta İstanbul olmak üzere pekçok il ilçe ve beldede belediye başkanlık seçimlerini Refah Partisi adayları kazandı. Belediyelerde olağanüstü hummalı çalışmalar başladı. Refah Partisi teşkilatları Avrupa Milli Görüş teşkilatları da dahil Refah belediyelerine iş makinası araç gereç hatta maddi katkılarda bulundular. Refah Partisi seçimleri kazandığında pekçok belediyede işçiler grevde idiler dolayısı ile başta İstanbul'da sadece SUSUZLUK çekilmiyor sokaklarda biriken çöp dağlarından etrafa dayanılmaz kokular yayılıyor çöplerden üreyen kurtçuklar sokaklara dağılıyor sokaklar çukur ve çamurlardan geçilmiyordu.
Üç "Ç" Çöp, Çukur, Çamur Refah Partisinin sloganıydı.
Ulaşım ise zaten o günün on milyonluk İstanbulun da insanları hayatlarından bezdirmişti. CHP'li İstanbul belediye başkanı seçimlerde SÜT dağıtacağı vaadi ile gelmişti. Vaat emişti etmesine de sütü bir kenara bırakın taharet için, içmek için su yoktu.
İski sakandalı dudak uçurtan çaptaydı. İski Genel Müdürü hapse atıldı evlilik dışı ilişkiler falan derken Suyu akmayan İstanbul'da Su kuruluşu İski'den yayılan pis kokular öyle böyle değildi. Dönemin İski Genel Müdürü ; "İski skandalı aysbergin görünen yüzü, görünmeyen asıl yanı konuşulmuyor çalışmadığı halde maaşa bağlanan parti görevlilerini, partilerine maddi destek talimatlarını" ve pek çok akıl almaz şeyler anlatıyordu.
İstanbul yaşanılmaz hale gelmiş sokakları çukur çamur ve musluklarından on beş günde bir beklenen su yerine çamur akıyordu. Kabristanların durumu içler acısı, uyuşturucu müptelarının mekanı olmuştu.
Bu şartlarda belediyeyi Refah Partisi kadroları devraldı ve mezarlıklar islah edildi. İçlerine yollar çeşmeler yapıldı. Kısa sürede bütün Türkiye'de Çağdaş Belediyecilik yaptılar, İstanbul'un alt yapı sorunları çözüldü, İski genel müdürlüğü yapan Veysel Eroğlu'nun ifadesine göre İstanbul'da yedi bin beş yüz km içme suyu ve atık su borusu döşenmişti. Çalıştırılmayan Kağıthane arıtma tesislerini birlikte gezmiştik havuzlarında beş metreyi bulan ağaçların yetiştiğini görünce hayretler içinde kalmıştım. Çalıştırılmayan arıtma tesisleri çalıştırılmış dünyada çağdaşlarını aratmayacak yeni arıtma tesisleri yapılmıştı.
Özetin özeti anlattığım bu çalışmalar Refah Partisi'ni iktidara taşımış, 28 Şubat sonrasında ise sayın Erdoğan'ı iktidara taşımıştı.
İstanbul'un betonlaştırılması ve rant şehri haline getirilmiş olması ayrıca ve detaylı olarak ele alınacak konu olduğu için bu bahsi bir yana bırakacak olursak.
O tarihte Merhum Erbakan "İstanbul dünyanın başkentidir İstanbul'u alan Türkiye'yi alır Türkiye'yi alan Dünyayı alır" diyordu.
Yirmi beş yıl sonra İstanbul Belediyesi tekrar CHP'nin eline geçti.
CHP'li İstanbul Belediye Başkanı göreve ilk geldiği sıralarda kendisinin tatili hakettiğini ifade ettiği tatil görüntüleri paylaştığı gibi son günlerde de sayın başkan ufak ufak Türkiye turunda. Bu durum zaman zaman vatandaşlar arasında "İmamoğlu İstanbul'a gelmiş" esprisi yapılsa da başkan gözünü cumhurbaşkanlığına dikmiş görünüyor.
Gerek İstanbul belediye başkanı gerek Ankara belediye başkanı ve "Kıbrıs'tan Türk askeri çıkmalı" diyen İzmir belediye başkanı da dahil belediye başkanları hakkında kamu oyunda ÇOK BAŞARILI şovu, propagandası aralıksız yapılmaktadır. Propagandalara inanarak başarılı bulanlara "mesela neyi başarmışlar?" denildiğinde bir cümle kuramamakta olsalar da "başarılı" ezberlerini sürdürüyorlar hem de ulaşım sorunu çözeceğiz propagandaları şimdilerde metro da arızalar, çalıştırılamaz merdivenler için güya tasarruf propagandası, metrobüslerde çokça süren arıza ve yollarda kalmalarına rağmen.
İstanbul'da geçtiğimiz günlerde İstanbul belediyesi tarafından kabristanlara plastik ibrikler dağıtıldığı haberi yayıldı.
İBB'nin yere göğe sığdıramadığı büyük hizmet olarak propaganda malzemesi yaptığı İbrik hikayesi;
"CHP'li İstanbul Büyükşehir Belediyesi, 24 Şubat 2021'de ibrik ihalesi yaptı. İhalenin yapıldığı dönemde piyasada 10 litrelik ibrikler 22 lira 90 kuruştan satışa sunuluyordu
İBB ise yaptığı ihalede 6 litrelik ibriklerin tanesini 65.99'dan satın aldı.
İhalede 300 adet ibrik askılığı ve 3000 adet plastik ibrik alındığı görüldü."
İbrik hikayesi basına böyle yansıdı.
Mevta mezara tevdi edildikten sonra geleneksel olarak mezar üzerine mezarlık çiçekleri dikilir ve mezarın üzeri sulanır bunun için etrafta su getirmek için bidon vs kullanılır bunun yerine İBB, mezarlıklara plastik ibrik dağıtmış. Olay bu.
Öyle bir algı oluşturuldu ki sanarsınız mezarda yatanlara köşk yapılmış!
CHP cenahında durum bu iken mezarlıklara ibrikle olağanüstü hizmet algısı sorgusuz sualsiz halka yedirildi.
CHP mezarlıklara plastik ibrik dağıtmasını çok önemli hizmet olarak anlattı.
CHP yeni metro yaptığını henüz görmedik inşallah yaparlar çünkü seçim vaatlerinden en önemlilerinden birisi İstanbul'un trafik sorununu çözeceğiz iddiasıydı. Yeni metro yapıp yapmadıklarını göreceğiz ancak net bir şey var ki yeni metro hattı yapmak bir yana basına yansıdığına göre metro hatlarını iki yüz km civarında kısalttığını "daha verimli" süslü cümlesi ile medyada pazarladılar ve kimi yerde Ak Parti belediyesi tarafından bazı hatlarda büyük oran da tamamlanmış olan metro inşaatlarının tanıtım afişlerini "değiştirip", "dünyada metroda çağ atlattık" derken de ÇALIŞMAYAN METRO MERDİVENLERİ için tasarruf deme pişkinliği ve halkı aptal görmekten geri kalmadan propagandalarını ak partililerin gözlerinin içine bakarak yapıyorlar.
Seçimlerde destek gördüğü HDP kadrolarını İstanbul belediyesine yerleştirmesi haberleri de ayrı bir konudur. İstihbarat ve savcılar bu konuda gereken hassasiyeti göstereceklerini umuyoruz! HDP nin "dağ kadroları da" işin içinde mi!?
ŞAYET İDDİALAR DOĞRU İSE; İSTANBUL DA CAN GÜVENLİĞİ SORUNU VAR DEMEKTİR!
İSTANBUL DA ÇOK TEHLİKELİ SÜREÇ BAŞLAMIŞ! İMAMOĞLU ATEŞLE OYNUYOR DEMEKTİR!?
Varın bir de Cumhurbaşkanlığını kazandıklarını düşünün! O zaman Demirtaş Cumhurbaşkanı yardımcısı mı olacak!? Pes doğrusu!..
Sayın Akşeneri'in İmamoğlu için "Fatih" benzetmesi "rabbi yessir" ifadesi ile hatta Mansur Yavaşla ilgili cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki yaklaşımı Kılıçdaroğlu'nun önünü kesmek midir? Yoksa bilakis Kılıçdaroğlu'nun önünü açmak mıdır? Yoksa zamanı geldiğinde kendi adaylarını ortaya çıkarmak mıdır zaman gösterecek!
Ak Parti'de derin sessizlik
İstanbul Ak Parti yeni yönetimi İstanbul da bir hareket getirmiş görünüyor. Daha önceleri kimi Ak pati yöneticileri tarafından " üvey evlat" muamelesi gören milli görüş kökenli bürakrat uygulamalarından sonra göreve getirilen Milli görüş kökenli çiçeği burnunda il başkanı Osman Nuri Kabaktepe "İstanbul'da mahalleleri tarıyoruz milletvekilleri ve belediye başkanları saha da hummalı bir çalışma içindeyiz" bilgisini paylaştı. Başarılı çalışmalar yapacağına inanıyorum.
Yapılanlar anlatılmalıdır. Anlatılmalı ki yönetime talip olan muhalefet halkın huzuruna Mezarlıklarda ibrik faaliyeti ile "düzenlemesi daha önce yapılmış orman park alanlarının açılışını tekrar yapmasınlar!" halkın huzuruna böyle çıkmasınlar, proje üretsinler. Proje üretsinler ki iktidar daha gayretli çalışsın millete daha çok hizmet üretsin.
Peki Ak Parti cenahında İstanbul dışında genel durum nedir derseniz ben bilmiyorum ancak, denizin altından hem tren yolu hem araç yolu yapılmış, ulaşım için son derece öneme haiz yollar viyadükler, hızlı tren hayata geçmiş, ülke sathında beşyüz civarında irili ufaklı gölet ve barajlar yapmışlar metro hattını bütün İstanbul'a yaymışlar fakat Cumhurbaşkanının anlatımlarını saymazsak Ak Parti'de 1994 öncesi CHP yönetimindeki İstanbulun çeşmelerinde duyduğumuz ses gibi TIS yok.
Bu gidiş nereye?
Viyadükler denizin altından ve üstünden yapılan yollar, köprüler, barajlar, altyapı hizmetleri ve bütün hizmetlere karşı Şimdilik İBRİK propagandası açık ara galip!
Ak parti yöneticileri hep söylüyorlar "eski Türkiye yok artık" diye evet eski Türkiye unutuldu. Ülkemiz nereden nereye geldiği bilinmiyor bilinse de kanıksanmış görünüyor zaten seçmenin nerede ise yarısı eski Türkiye'yi hiç tanımadılar.
Görünen o ki Ak Partide; "Erdoğan meydanlara çıkar seçmeni nasıl olsa toparlar!" beklentisi devam ediyor? Ancak artık bu pek mümkün görünmüyor!
İktidar ve muhalefet vizyoner gerçekçi projeler ile halkın huzuruna çıkmalı.
Mesela muhalefet zaman zaman yapılan işlerin çok pahalı yapıldığına dair eleştirilerde bulunuyor. Bu eleştiriler hamaset konuşmasını geçmiyor oysa ortaya belge ve bilgi koymalılar bunu yapamıyorlarsa o zaman hizmeti yapanlara teşekkür etmeli daha ileri proje ve tekliflerde bulunmalılar. Hazırlıksız yapılan eleştiriler vatandaş nezdinde geçici bir şaşkınlığa ya da acaba sorularına sebep olsa da "yalan" olarak değerlendirilmekte ve hiç bir değeri olmamakla birlikte umarız muhalefetin iddiaları doğru değildir.
Ayrıca ve önemine binaen ifade ediyorum, Ak parti yaptığı yatırımların maliyet hesapları ve ödeme yöntemlerini çok şeffaf olarak halka anlatmalılar. Halkın tepkisini çeken başta israf gibi işlerden de bir an önce imtina ettiklerini de halka göstermelidirler.
Gerçeğin gücü sahtelikleri alt eder.
Gerçekler güçlüdür.
Gerçi bizimkisi dışardan gazel okumak ama olsun bazen bizim de gazel okumamız mazur görülmeli değil mi!
Kalın sağlıcakla
Vesselam
|
||||||||||||||
|