ATEŞLE OYNAMAK YA DA MİLLİ EŞCİNSEL
TDK sözlüğe göre Milli: Milletle ilgili, millete özgü, ulusal gibi anlamları içerir.
“millî değer, millî dil, millî eğitim, , millî marş, millî mücadele, millî savunma, millî takım, ” vb. Birleşik kelimeler ve kavramlar ile okunduğunda bize ait olan ve olmasını isteyeceğimiz “şeyleri” ifade ettiği açıktır. Dolayısıyla bütün bir milletin değerleri ile çelişen, çatışan onlara ters olan herhangi bir şeyin “Milli” sıfatı ile tavsif edilmesi mümkün değildir.
O zaman başlık ne?
Yani sapkın bir cinsel davranış olan eşcinselliğin “Milli” diye nitelendirilmesi yahut eşcinsel bir sapkının milleti temsil etmesi mümkün müdür? Elbette değil. Hatta böylesi bir nitelemeye herkesin karşı çıkması gerekir. İtiraz edilmelidir.
Neden?
Nedene dair söyleyeceklerimiz ilginizi çekerse buyurun;
Doğru ile yanlışın, temiz ile kirlinin mücadelesi insanlık kadar eskidir. Yeryüzünde insan nesli var olmaya devam ettiği müddetçe devam edecektir. Bu mücadelede tarafsız kalmak diye bir şey mümkün değildir. Zira tarafsızlık mutlaka taraf anlamına gelir. İyinin ve doğrunun yanında yer almamak demek; kötünün, çirkinin ve batılın yanında yer almak demektir.
Son yıllarda bu sapkınlığa karşı yanlış diyebilmemizi engellemeye çalışan pervasız bir eşcinsel zorbalıkla karşı karşıyayız. Bu zorbalığı ise eşcinsellik lobisi üzerinden yürütülen bir küresel saptırma gücü ile yapıyorlar.
Kısaca Nedir Eşcinsellik?
Eşcinsellik (Homoseksüalite), cinsel isteklerini kendi cinsinden kimselerle yatıştırmak huyunda olan kimselerin yaptığı sapkınlıktır.
Anlaşıldığı üzere; cinselliğini hemcinsinden tatmin etmek ve Allah’ın yaratılışta belirlediği cinsiyetinden memnun olmama gibi bir sapmadan bahsediyoruz. Bunun doğal (fıtri) olduğunu söyleyebilmek elbette mümkün değildir.
Peki sebep?
Eşcinsellik genetik değil çevre faktörlerinin etkisiyle kazanılan yanlış bir cinsel kimlik sapmasıdır.
Eşcinsellik Tercih midir?
Yapılan bütün araştırmalarda “eşcinsellik geni” olarak ifade edilebilecek bir gen bulunamamıştır. Çünkü yoktur.
Dolayısıyla, İnsanı doğuştan eşcinsel yapan bir gen yoktur. Allah insanı bir kadın ve erkekten yine kadın ya da erkek olarak yaratmıştır. (Hucurat:13) Öyle de yaratmaya devam etmektedir. Eşcinselliğin doğuştan genetik olarak gelen bir durum olmadığı bilimsel olarak ortadadır. Peki, geriye ne kaldı?
Kişisel tercih.
Doğrusu modern çağın en katı ve tartışmasız putu bence“kişisel tercih putudur”. Bu öyle bir puttur ki; muhatabınız herhangi bir konuda“kişisel tercihim”dedikten sonra neredeyse artık hiçbir dini, ahlaki ya da ilmi argüman ileri süremezsiniz.
Bu durum eşcinsellik için de geçerlidir. Genetik olarak bir çıkış bulamayan eşcinsellik lobisi kişisel tercih putuna sığınmaktadır.
Lut kavminin torunuyuz”ile başlayıp,“benim bedenim”ile devam eden cümleleri hatırlıyoruzdur herhalde. Hatta,“velevki….”Diye başlayıp buraya yazmaya utanacağım şeylerle devam eden cümleler çok bilindik hale geldi maalesef. Yine, ahlaksızım, namussuzum, cenabetim şeklinde etik ve psiko-sosyal açıdan kirliliği ifade eden kelimelerle övünen sapkınlıklar da çok sık görülür oldu. Bütün bunların perdelenmesinde “Kişisel tercih” putunun tartışmasız görev üstlendiği de ortadadır sanırım.
Kanaatimizce eşcinsellik tercih bağlamında dahi değerlendirilecek olursa, en yalın hali ile“Allah’a kafa tutmaktır”.Yani Allah’a; “benim için seçtiğin ve beni yarattığın cinsiyeti kabul etmiyorum” demektir. “Benim bedenim, benim tercihim” diye slogan atmanın anlamlarından birisi de budur.
Ateşle oynamak kısmı;
Kişisel tercih kutsamasının zirvede olduğu bu çağda çok fazla şey eleştirilemez oldu. Hem de fikir özgürlüğü yaygarasının çakma ekran görüntüsüne rağmen. Mesela maddelersek şöyle bir tablo çıkmakta;
-
Sporcuların giyim kuşamları üzerinden söz söylemek milli davaya ihanet ve gericilik olarak görülüyor.
-
Erkek ve kadın Spor branşlarında nedense erkeklerin giyimi vücudun daha fazla yerini kapatıyor.
-
Her hangi bir spor dalında uluslararası başarı yakalamak kutsal bir zirve olarak görülmektedir.
-
Kızlarımıza örnek olarak gösterilen bayan voleybolculardan birisi hemcinsi ile cinsel arkadaşlık yapıyormuş. Yani eşcinsel sapıkmış. Şimdi bu durum da kızlarımız için örnek olsun mu? Allah korusun.
- Peki kazanılan maçlar sonrası sosyal medya hesaplarından övgü ve sevinçle paylaşan bizim ablalar abiler bu voleybol oyuncusu kadın bu sapkın durumu hayasızca kendisi paylaştığı halde çıt çıkarmamalarının izahını yapabilirler mi?
-
Yarın erkek ya da başka bir ödüllü sporcu eşcinsel sevgilisi ile karşınıza çıktığında bunu da hoş göreceksiniz denebilir mi? Tabi bu olaydan yola çıkarak...
- Peki eşcinsel lobisinin sapkınlıklarına karşı duyar kasıp medyada esip gürleme yapan ahlak abidesi dostlar söz konusu milli (nasıl oluyorsa) sporcu olunca iş değişiyor mu?
-
Olur mu öyle diyorlarsa; benim neye sevineceğime Dinim ve inancım karar verir diyen neden linç edildi..
-
Bu arada ben bayan cimnastik, voleybol vb sporları izlemeyi tercih etmiyorum. Zira erotikten bile öte görüntülerden yüzüm kızarıyor.
Bahsi kapatırken
Eşcinsel sapkınlığını hayasız ve pervasızca afişe eden, kızlarımızı buna teşvik eden bu ve benzeri ahlaksızların ülkemizi temsil imkanı ellerinden alınmalıdır. Aksi takdirde eşcinselliğe karşıyız diye ortalıkta gezinmenin siyasal ve sosyal açıdan hiç bir inandırıcılığı olmayacaktır.
Sportif ve akademik başarıyı yakaladığınızda istediğiniz sapkınlığı yapabilirsiniz mesajının apaçık ortada olduğunu görmemek mümkün değildir. Bilmem anlatabildim mi? Rabb'im çoluğumuzu çocuğumuzu korusun.
Bir ateşle oynama seansı olsa da birileri kral çıplak demeliydi. Ben onu yapmaya çalıştım.
Vesselam
Not: Eşcinsellik ve bağlı konulara dair daha detaylı bilgilere yazı “Gençlik Flört Sınavında” isimli kitabımızdan ulaşılabilir.
|
||
|