Türkiye ve Dünya’da Koronavirüs’e karşı birçok serum ve aşı çalışması yapılmaya da devam ediliyor. İşte bu çalışmalardan bir tanesi de Kayseri Erciyes Üniversitesi Kimya Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çoban’ın geliştirmiş olduğu serum ve ağızdan alınan iksir. Koronavirise karşı yaptığı bu serum ve ağızdan alınan formülden elde edilen fayda ise kullananlar tarafından dilden dile tüm Türkiye’de konuşulur hale geldi. Peki faydası bu kadar net ise Cumhuriyet Üniversitesi neden geri adım attı?   HABERİN VİDEOSU     Prof.Dr Abdullah Çoban Her Pazartesi Saat 22’de Yayınlanan Muhammet Binici ile Söz Meydanı Programında Muhammet Binici’ye anlattı. İşte Detaylar; Prof Dr. Abdullah Çoban, Programda geliştirmiş olduğu ürünün hayvanlar üzerindeki etkisini  ve faydasını anlattıktan sonra; Çoban: “İnsanlar üzerinde ise Cumhuriyet Üniversitesi veteriner şiddeti ile geldiler hemen numune aldılar. Hocam biz bunu; Cumhuriyet Üniversitesinde deneyelim dediler. Rektör Yardımcımız sağ olsun yanıma kadar geldi. Numuneleri aldı ve gitti. Sonra yukarıdan baskı geldi. Hala kullanamadılar. Bana dediler ki yukarıdan gelen arkadaş ismini vermeyeyim yetkili. Sizinle de görüşecek dediler ama görüşmedi. Şimdi ben bu üniversitedeki arkadaşlara soruyorum!? Hocamıza, Rektör Yardımcımıza!.. Yukarıdan gelen bir baskı ile bir bilim adamı doğru bildiği şeyi nasıl yapamaz. Bu ne biçim bilim adamlığıdır. Oturduğunuz koltuk o kadar mı önemli.. Sadece bu makam dünyada mı var? Bırakın bu makamları öbür Dünya’da daha iyi makamlar var. Rahat bir şekilde vatana millete hizmet edin”. Dedi.   Koltuk sevdalıları için bir örnek veren Prof. Dr. Çoban Şöyle Devam etti;   “Bir örmek vereyim bu koltukların nasıl doldurulduğu.. İran’a gittim.  İran’dan dönüyorum. Gümrükten geçiyorum. İran’dan Türkiye’ye günü birlik geçip karpuz getiren bir sürü vatandaş var. Türk vatandaşı İran’a gidiyor oradan karpuz alıp geliyor. Bir sürü de karpuz var. Gümrükte bekliyoruz. Gümrük memurunun koltuğunda koskoca bir karpuz var. Gümrük memuru yok. Bekledik bekledik bir saat geçti. Gümrük memuru geldi. Hoş geldiniz nasılsınız dedim. Gümrük memuru ne biçim konuşuyorsun? Dedi. Bende deminden beri o koltukta karpuz görüyorum. Gümrük memuru görmedim ki!.. Bunun için de artık şu koltuklara karpuz koymayalım. Koltuklara gerçekten liyakat sahibi, gerçekten bilim adamı, Gerçekten Allah’tan başka hiç kimseden korkmayan, Vatan sevgisine Millet sevgisine dolu insanları koyalım ki bu çalışmalarımız bir sonuç alsın..” dedi Muhammet Binici ile Söz Meydanı Programında Prof. Dr. Çoban, İnsanlar üzerindeki çalışmaları ise; Mersin, Kayseri, Sivas’ taki hastaların nasıl şifa bulduğunu örnekleri ile anlattıktan sonra; Prof. Dr. Çoban: “Kendi kasabam kendi köyümde İnsanlara  sahip çıkılmıyor. En azından dedim Ben sahip çıkayım şu çevremdeki İnsanlara.. Camiden anons ettirdim ve herkese 100 mililitre verdirdim. Bütün aileler ve çocuklar dahil kullanmasını sağladım. Benim köyüm olan Karacalar Köyü’nde hiçbir korona vakasına rastlanmadı. İlacı Kullanan hiç kimsede “Koronavirüsü”ne rastlanmadı. Bunu daha öncede belirtmiştim. Emniyet mensuplarımıza doğuda görev yapan askerlerimize de gönderdim. Orda kullananların hiçbirinde canlı yayına bağlanabilirler Koronavirüs yok. Kullanmayan bir bloku karantinaya almışlardı. Dedim hemen onlarda kullansın. Gelen sonuç burada da olumlu.” Dedi.

Türkiye ve Dünya’da Koronavirüs’e karşı birçok serum ve aşı çalışması yapılmaya da devam ediliyor. İşte bu çalışmalardan bir tanesi de Kayseri Erciyes Üniversitesi Kimya Bölümü Emekli Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdullah Çoban’ın geliştirmiş olduğu serum ve ağızdan alınan iksir. Koronavirise karşı yaptığı bu serum ve ağızdan alınan formülden elde edilen fayda ise kullananlar tarafından dilden dile tüm Türkiye’de konuşulur hale geldi. Peki faydası bu kadar net ise Cumhuriyet Üniversitesi neden geri adım attı?

 

HABERİN VİDEOSU

 

 

Prof.Dr Abdullah Çoban Her Pazartesi Saat 22’de Yayınlanan Muhammet Binici ile Söz Meydanı Programında Muhammet Binici’ye anlattı.

İşte Detaylar;

Prof Dr. Abdullah Çoban, Programda geliştirmiş olduğu ürünün hayvanlar üzerindeki etkisini  ve faydasını anlattıktan sonra;

Çoban: “İnsanlar üzerinde ise Cumhuriyet Üniversitesi veteriner şiddeti ile geldiler hemen numune aldılar. Hocam biz bunu; Cumhuriyet Üniversitesinde deneyelim dediler. Rektör Yardımcımız sağ olsun yanıma kadar geldi. Numuneleri aldı ve gitti. Sonra yukarıdan baskı geldi. Hala kullanamadılar. Bana dediler ki yukarıdan gelen arkadaş ismini vermeyeyim yetkili. Sizinle de görüşecek dediler ama görüşmedi. Şimdi ben bu üniversitedeki arkadaşlara soruyorum!? Hocamıza, Rektör Yardımcımıza!.. Yukarıdan gelen bir baskı ile bir bilim adamı doğru bildiği şeyi nasıl yapamaz. Bu ne biçim bilim adamlığıdır. Oturduğunuz koltuk o kadar mı önemli.. Sadece bu makam dünyada mı var? Bırakın bu makamları öbür Dünya’da daha iyi makamlar var. Rahat bir şekilde vatana millete hizmet edin”. Dedi.

 

Koltuk sevdalıları için bir örnek veren Prof. Dr. Çoban Şöyle Devam etti;

 

“Bir örmek vereyim bu koltukların nasıl doldurulduğu.. İran’a gittim.  İran’dan dönüyorum. Gümrükten geçiyorum. İran’dan Türkiye’ye günü birlik geçip karpuz getiren bir sürü vatandaş var. Türk vatandaşı İran’a gidiyor oradan karpuz alıp geliyor. Bir sürü de karpuz var. Gümrükte bekliyoruz. Gümrük memurunun koltuğunda koskoca bir karpuz var. Gümrük memuru yok. Bekledik bekledik bir saat geçti. Gümrük memuru geldi. Hoş geldiniz nasılsınız dedim. Gümrük memuru ne biçim konuşuyorsun? Dedi. Bende deminden beri o koltukta karpuz görüyorum. Gümrük memuru görmedim ki!..

Bunun için de artık şu koltuklara karpuz koymayalım. Koltuklara gerçekten liyakat sahibi, gerçekten bilim adamı, Gerçekten Allah’tan başka hiç kimseden korkmayan, Vatan sevgisine Millet sevgisine dolu insanları koyalım ki bu çalışmalarımız bir sonuç alsın..” dedi

Muhammet Binici ile Söz Meydanı Programında Prof. Dr. Çoban, İnsanlar üzerindeki çalışmaları ise; Mersin, Kayseri, Sivas’ taki hastaların nasıl şifa bulduğunu örnekleri ile anlattıktan sonra;

Prof. Dr. Çoban: “Kendi kasabam kendi köyümde İnsanlara  sahip çıkılmıyor. En azından dedim Ben sahip çıkayım şu çevremdeki İnsanlara.. Camiden anons ettirdim ve herkese 100 mililitre verdirdim. Bütün aileler ve çocuklar dahil kullanmasını sağladım. Benim köyüm olan Karacalar Köyü’nde hiçbir korona vakasına rastlanmadı. İlacı Kullanan hiç kimsede “Koronavirüsü”ne rastlanmadı. Bunu daha öncede belirtmiştim. Emniyet mensuplarımıza doğuda görev yapan askerlerimize de gönderdim. Orda kullananların hiçbirinde canlı yayına bağlanabilirler Koronavirüs yok. Kullanmayan bir bloku karantinaya almışlardı. Dedim hemen onlarda kullansın. Gelen sonuç burada da olumlu.” Dedi.