Oğuzhan Asiltürk'ün Vefatının Hatırlattıkları!

Saadet Partisi ve Yeniden Refah Partisi'nin ittifaklarda taraf olmasının dengeleri değiştireceği gerçeğini aklımızda tutarak meseleyi ele almak istiyorum. Tabi Oğuzhan Asiltürk'ün ittifak tercihi cumhur ittifakı ve millet ittifakı için kritik öneme sahiptir. Asiltürk'ün vefatı ittifak hesaplarında dengeleri cumhur ittifakı aleyhine olmuştur.

Asiltürk'ün vefatı Erbakan'ın vefatı öncesi süreci tekrar hatırlattı.
Erbakan'ın vefatı arkasında pek çok sorular bırakmış olduğunu düşündüğüm için merhum Erbakan'ın Vefatı üzerine sis perdesi başlığı ile 06.02.2020 istanbulunsesi.net sitesinde konuyu ele almış ve merhum Erbakan'ın öldürülmüş olabileceğini ve  neden böyle düşündüğümü genişçe ele almış, gerekçelerimi sıralamıştım. Hatta merhum Özal'ın ani vefatı, Pakistan Devlet Başkanı şehit Ziyaül Hak'kın  uçağının düşürülmesi ve Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşmesi konusundaki sis perdelerini makalemde yazmıştım.

Erbakan'ın vefatının Özal'ın vefatı gibi sırlar barındırmasını Erbakan'ın vefatından önce gerçekleşen olaylarla bağdaştırabiliriz:

D-8 Kurup ABD'nin ve doların hegomanyasından insanlığı kurtaracak projesini hayata geçirmek istediğini ve yine bununla bağlantılı olarak D8'in kuruluşunda imzası olan devlet liderlerinin siyasi hayatlarının sonlandırıldığını hatta Nijerya Başbakanı Şeyh el Hasina'nın ibirkaç defa sabotaja muhatap olduğunu ölümden döndüğünü ve sununda hapsedildiğini, Merhum Erbakan'ın Batılı ülke büyükelçilerine Siyonizmin dünyayı nasıl sömürdüklerini teker teker bir araya gelerek anlatmasının ARI KOVANINA ÇOMAK SOKMAK olduğunu hatırlatmak isterim. Batılı büyükelçilerin anlatılanlardan son derece etkilendiklerini ve ülkelerini bu konuda ükelerini bilgilendireceklerini söylediklerini bizzat merhum Erbakan'dan dinlemiştim.

Erbakan Hocanın yukarda anlattığım gelişmeler ve çalışmalara ilaveten dünya çapında siyonizme karşı verdiği mücadele kendisini Siyonist mihrakların hedefi haline getirmişti. 

Ve Erbakan 27 Şubat 2011 de hayatını kaybetmesi ile yürütmekte olduğu ittifak çalışmaları sekteye uğramıştı.

Asiltürk'ün ise çalışmalarının SP'yi cumhur ittifakı içine sokmayı yeterli olur muydu bilmiyoruz ancak başarması halinde seçimlerin dengesini cumhur ittifakından yana bozacağı aşikardı.

Pek çok insanın aklına şu soru gelmiştir.

Türkiye'nin yönetimine müdahale edenler Türkiye'yi yönetmek isteyen taife  tavrını Ak Parti ve sayın Erdoğan karşıtlığı üzerinden planlamış olabilirler mi? Asiltürk'ün vefatı ile bir ilgisi olabilir mi? 
Hemen şöyle denilebilecektir "Asiltürk 86 yaşındaydı Corona oldu ve  kalp yetmezliğinden öldü" bu gerekçeyi ileri sürenler de şüphe edenler kadar haklılar, ama olmaz olmaz diyemiyoruz öyle şeyler olduğunu gördük ki vatandaşlarımıza her şey olabilir dedirtmektedir.
Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun helikopterinin düşmesinin üzerindeki sis perdesi neden kaldırılamıyor? Hiç düşündünüz mü! 

Yazıcıoğlu'nun partisinin oy oranları da üç aşağı beş yukarı SP'ye yakındı. Yani ülkeyi tek başına yönetmeye çok uzaktı. Peki Merhum Yazıcıoğlu hangi mihrakları rahatsız etmişti?
 

Sorular sorular.. cevabı bir türlü verilemeyen sorular!

Elbette ülkenin yönetimine millet karar verecektir ancak gözle görülen birtakım çalışmaları sekteye uğratmakla yönetimin oluşmasında önemli fonksiyon ifa etmiş olmuyorlar mı?
Buna misal olarak Merhum Korkut Özal'dan bizzat dinlediklerimi sizlerle paylaşmıştım. Dönemin Cumhurbaşkanı olan abisi Turgut Özal'ı Çankaya'da ziyaret ettiğini ve Cumhurbaşkanı abisinin kendisini Çankaya köşkünü gezdirdiği sırada yan yana üç odanın kapısını gösterdiğini bir kapının üzerinde C yazdığı bu odanın kendi çalışma odası olduğunu anahtarının kendisinde olduğunu, kapı üzerinde B harfi olanınsa Başbakan'ın çalışma odası olduğunu, kapısında A yazan odanın kimler tarafında kullanıldığını ve anahtarının kimde olduğunu bir türlü öğrenemediğini anlattığını yazmıştım.
Ayrıca merhum Korkut Özal abisinin Cumhurbaşkanı olduğu ana kadar Türkiye'nin yönetiminde; "Seçmenin ve yerli unsurların yüzde yetmiş etkin olduğunu, dış mihraklarınsa yüzde 30 etkin olduğunu düşünüyordum. Abim Cumhurbaşkanı olduktan sonra bunun tam tersi olduğunu yüzde 30 seçmen dahil iç etkenlerin, yüzde 70 dış etkenlerin etkili olduğunu" düşündüğünü ifade etmişti.

Bütün bunlar düşünüldüğünde Türkiye'de olmaz olmaz demeyin demek geçiyor içimizden!
Merhum Erbakan, Özal, Muhsin Yazıcıoğlu, Ziyaül Hak, Asiltürk ve bütün geçmişlerinize rahmet diliyorum.
Unutmayınız şu sıralar insanların ortadan kaldırılması oldukça kolaylaştı. VİRÜS kafi 
Kimse sorgulamaz! Sorgulasa da inandırıcı olması oldukça zordur.
Ez cümle neler oluyor ve olan biten kimin, kimlerin lehinedir görmemizin çok önemli olduğu süreçten geçiyoruz.

Asiltürk'ün vefatı her halükarda cumhur ittifakının aleyhine olmuştur.
 

Temennimiz Oğuzhan Asiltürk'ün vefatı vatandaşlarında şüplelendiği gibi herhangi bir tertip sonucu olmamış olsun. Tekrar Asiltürk ve bütün geçmişlerimize Allah rahmet eylesin.
Kalın sağlıcakla 

Vesselam

YAZARIN TÜM YAZILARI İÇİN
http://bncmedyahaber.com/yazar-bir-veda-ve-helallesme-yazisi-339-program-ve-ahde-vefa-678.html