Reklamı Geç
YAZARLAR
2024’ten 2025’e Geleceğin Kodlarını Çözmek!.. Kehanet mi? Kurgu mu?
Muhammet BİNİCİ
23 Kasım 2024 - Cumartesi 12:35

Belirsizlikten Dönüşüme Giden Yol! Peki Dönüşecek Miyiz?!

 

Her yılın kendi hikâyesi vardır. Kimi zaman bir fırtına gibi gelir, ardından iz bırakarak geçer; kimi zamansa sessiz bir devrim gibi, fark edilmeden ama köklü değişikliklerle yaşanır. 2024, tam da bu tanımların arasında, bir tarafta büyük çalkantılarla, diğer tarafta derin hazırlıklarla dolu bir yıl olarak hafızalara kazındı. Çalışmayanlar, üretmeyenler, hakkı gözetmeyip mazlumu korumayanlar tarihin sarsıcı çarklarında savrulurken; zalimler, 2025 için planlarını çoktan kusursuz bir düzenle kurdu.

Şimdi önümüzde, 2025 gibi belirsizliğin ve dönüşümün iç içe geçtiği bir yıl var. Sorulması gereken kritik bir soru var: Bu değişim rüzgârlarını arkamıza mı alacağız, yoksa bu rüzgârların savurduğu yapraklardan biri mi olacağız?

2025’in kapısını aralarken, hem geçmişin getirdiklerini hem de geleceğin vaat ettiklerini anlamaya çalışıyoruz. O halde, 2024’ün bıraktığı izleri takip ederek, 2025’in haritasını birlikte çıkaralım. Dünyanın nabzını tutmaya hazır mısınız?

Her yıl kendine özgü bir hikâye yazarken, ardında bıraktığı izler bir sonraki yılın gidişatını şekillendirir. 2024, birçok açıdan hem kritik gelişmelere sahne oldu hem de derin etkiler bıraktı. Şimdi bu değişimlerin, The Economist’e göre 2025’te dünyayı nasıl şekillendireceğine birlikte göz atalım ve kapaktaki şifreleri çözmeye çalışalım. Ancak durun bir dakika; 2024’e girerken The Economist neler söylemişti? Hangi öngörüleri gerçek oldu, hangileri yolda kaldı? Önce gelin, geçmişin izini sürerek geleceği daha net anlamaya çalışalım. Sahi The Economist 2024 nasıl kurgulamıştı?

2024: Gerilim ve Hazırlık Yılı

2024, dünyada büyük gerilimlerin, değişim taleplerinin ve çatışmaların yükseldiği bir yıl oldu. Öne çıkan başlıkları şöyle özetleyebiliriz:

  1. ABD Başkanlık Seçimleri:
    2024’te ABD’de düzenlenen başkanlık seçimleri, yalnızca Amerikan siyaseti için değil, küresel dengeler için de belirleyici oldu. Donald Trump’ın zaferi, ABD’nin “Önce Amerika” politikasını yeniden dünya sahnesine taşıdı. Bu durum, NATO’dan ticaret anlaşmalarına kadar birçok alanda yeni bir oyun planının habercisiydi.
  2. Küresel Ekonomik Baskılar:
    Plandeminin kalıcı etkileri ve Ukrayna-Rusya savaşı nedeniyle birçok ülke, ekonomik krizlerle mücadele etti. Yükselen enerji fiyatları, enflasyon ve borçlanma sorunları, Batı ülkelerini özellikle savunma harcamalarını artırma yoluna iterken, gelişmekte olan ülkeleri kırılgan bir ekonomik yapıyla karşı karşıya bıraktı.
  3. Yapay Zekâ Yükselişi:
    Yapay zekâ teknolojileri, 2024’te hızlı bir şekilde hayatımıza entegre oldu. Ancak bu entegrasyon, aynı zamanda etik, iş gücü ve veri güvenliği gibi tartışmaları da beraberinde getirdi.
  4. Sosyal Hareketler:
    2024, sözde kadın hareketleri, çevre aktivizmi ve gençlerin yükselen sesiyle adalet ve eşitlik arayışlarının zirveye ulaştığı bir yıl oldu. Kadınların öncülük ettiği sosyal hareketler küresel çapta desteklenirken, bu taleplerin ardına gizlenen kirli oyunlar dikkat çekti. Eşitlik ve hak savunuculuğu maskesiyle, toplumlara “zehri altın bir kase içinde” sunmayı başaranlar, sahte bir ilerleme algısı oluşturdu.

2025: Dönüşüm ve Yeniden Yapılanma Yılı

2025, bir önceki yılın hazırlıklarının ve krizlerinin dönüşüme uğrayacağı bir yıl olacak. Kendince The Economistin kapağı da bu dönüşümün şifrelerini sunuyor.

 

  1. ABD’nin Küresel Etkisi:
    Trump yönetimi, 2025’te küresel politikaları sert bir şekilde etkileyecek. Göçmen politikaları sıkılaştırılırken, ABD’nin dış ilişkilerdeki İsrail’i korumacı tavrı artarak devem edecek. Bu durum dost ve düşmanlar arasındaki çizgileri netleştirecek. Dünyadaki bu pısırıklık devam ettiği müddetçe, ABD’nin kararlarına daha bağımlı hale gelebilir.
  2. Ekonomik Sıçrama ve Durgunluk:
    2024’te temelleri atılan ekonomik değişiklikler, 2025’te daha keskin bir hal alacak. ABD ekonomisindeki hareketlilik piyasaları karşılıksız dolar basmaya devam ederek canlandırırken, Avrupa başta olmak üzere Batılı ülkeler ekonomik durgunlukla mücadele edecek. Bu dönemde, Çin’in liderliğinde temiz enerji ve teknoloji alanında büyük atılımlar  adı altında yayılmacı politikası devam edecek
  3. Kadınların ve Gençlerin Yükselişi:
    Sözde 2024’te güçlenen kadın hareketleri algısı, 2025’te küresel çapta daha da belirgin hale gelmesi iiçin desteklenecek. Bu dönemde, toplumsal cinsiyet eşitliği ve genç liderlerin etkisiyle politikadan sanata kadar her alanda değişimler yaşanacak. Aileler cinsiyetsizliğe daha açık bir ifade ile eşcinselliğe yönlendirilecek amaç insan üreme popülasyonunun önüne geçmek.
  4. Yeni Tehditler ve Keşifler:
    Uzay keşifleri ve teknolojik atılımlar, 2025’in umut veren başlıkları arasında olacak. Ancak şırınga görselleri ve sağlık temalı uyarılar, yeni bir plandeminin veya biyolojik tehditlerin kapıda olduğunu işaret ediyor. Bu durum, insanlığın sadece teknolojide değil, sağlık sistemlerinde de dönüşüm yaşaması gerektiğini gösteriyor. Bu algıyı desteklemeyen ülkelerin kökten ortadan kaldırılması yok edilmesi plan dahilinde…
  5. Avrupa’nın Kırılma Noktası:
    2024’te yükselen aşırı sağ dalgası, 2025’te Avrupa’da yeni siyasi krizlere yol açabilir. Schengen sistemindeki yıpranma, seyahat özgürlüğünü sınırlarken, Avrupa Birliği’nin dayanışma testinden geçeceği bir döneme işaret ediyor.

2024’ten 2025’e Dersler

2024’ü geride bırakırken, dünyamızın karşı karşıya kaldığı krizler 2025 için birçok ders ve fırsat sunuyor. Ekonomik dengesizlikler, teknolojik ilerlemeler ve sosyal hareketler, yeni bir dünyanın temel taşlarını döşüyor. Ancak 2025, yalnızca fırsatların yılı değil, aynı zamanda insanlık için kritik seçimlerin yapılacağı bir dönem olacak.

Her iki yıl, insanlık tarihinde önemli bir dönemeç olarak kayıtlara geçecek. Peki, bu süreçte siz hangi tarafta olacaksınız? Geleceği şekillendirenlerden mi, yoksa değişimin gölgesinde kalanlardan mı?

Sonuç: Tarihin Tanıkları ve Değişimin Aktörleri

Sonuç olarak;  2024, tarih sahnesine derin izler bırakarak çekilirken, 2025 yeni umutlar, riskler ve fırsatlarla kapımıza dayanmış durumda. Bu süreçte, yaşananlar yalnızca kişisel hikâyelerimizi değil, küresel gidişatı da şekillendiriyor. Ancak asıl soru şu: Bu değişimlerin neresinde olacağız?

Tarihin tanıkları olarak geriye dönüp sadece izlemekle mi yetineceğiz, yoksa değişimin aktörleri olarak adımlarımızı sağlamlaştıracak mıyız? Bugün, toplumları altın bir tepsiyle sunulan zehirlerden koruyacak, değerlerini yeniden inşa edecek liderlere her zamankinden daha çok ihtiyaç var. 2025’in sunduğu fırsatlar kadar tehditleri de büyüyecek, ama unutmamalıyız: Korkaklar için kader bir pranga, cesurlar içinse bir meydan okuma gibidir.

O halde, kendi tarihimizi yazma cesaretini gösterelim. Hayatı bir seyirci gibi izlemek yerine, mücadele eden ve çözüm üreten insanlar olarak değiştirelim.

Çünkü 2025, yalnızca bekleyenlerin değil, harekete geçenlerin yılı olacak.

Peki, siz hazır mısınız?

Adınız
Yorumunuz
Hiç yorum yapılmamış.

Diğer Yazıları

Suriye Milli Ordusu (SMO): Bir direniş ve özgürlüğün hikâyesi
Dijital Kafes: Çipli Akaryakıt ve Kontrol Toplumuna Giden Yol
Suriye’nin kuzeyinde yeniden şekillenen dengeler
Eğitim adı altında gizli mesajlarla gelen yıkım: Toplum ve aileyi kim dizayn ediyor?
Milli Güç Yolunda Eğitim: Aile ve Savunma Sanayii
Yapay zekâ ile yönlendirilen katliamlar
Genç avukatların sessiz çığlığı: İntiharın eşiğinden dönüş
Sosyal medya ve yalanlar: Yeni düzenlemelerle güvenli bir gelecek!
Sinyal savaşları: Çağrı cihazları ve telsiz patlamalarının gerçek sebepleri
Öngörünün Gücü ve Milli Teknoloji Hamlesi
Türkiye’nin vicdanını sarsan kayıp! Asıl soru: ‘Acı Son Narin’in mi?’ Yoksa Bizim mi?
Narin’i Konuşuyoruz, Peki Sessiz ve Gölgede Kalan Diğer 31 Çocuk?
Karaburun’da Huzur ve Konfor ve Ege’nin Gizli Hazinesi
Cancan ve Umudun Işığı
“ÇANAKKALE” den Giremediler, “ÇANAK” tan Girdiler
Vicdansızlığın Perdesi Aralanıyor!..
Adaletin Çığlığı ve Vicdan Testi
Evlilik ve Toplum, Tehditler ve Çözüm Önerileri
15 Temmuz “Dört Vesayetin Sonu
​Toplumsal Vicdanın Zaferi ve Görünmeyen Kahramanların Mücadelesi
Geliyor Gelmekte Olan!.. Biyolojik Terör Kapımızda!..
Eğitimin Pilotları: Geleceği İnşa Eden ve Zorluklara Göğüs Geren Öğretmenlerimiz
Okul Kıyafetleri ve Toplumsal Ayrışma! Kocaeli Olayının Düşündürdükleri!
Köpek lobisi ve toplum üzerindeki etkileri
Algıların Köpek Dansı: Adalet ve Sorumluluk Arasındaki İnce Çizgi
Çocuklar Neden Camiye Gitmek İstemiyor?
Yaşlıların Bir Araya Gelerek Ancak Bir Kirayı Ödeyebilmesi: Bir İroni mi, Yoksa Dram mı?
Bayramın Derin Anlamları ve Bir Ömre Sığdırılan Hasret
Dönüşüm rüzgarı: Bir halkın direnişi ve gelecek arayışı
Siyasi Liderlerin Eğitim ve Nitelik Seviyesinin Toplum Yönetimindeki Önemi
Moskova'daki Terör Saldırısı ve Biyolojik Savaşın Gölgesinde Dünya: 4. Dünya Savaşı'nın Ayak İzleri
Geleceğimizin Kıyameti “Asbest,” Sıfır Atık ve Kentsel Dönüşümün Karanlık Yüzü
Gökdelenlerin Gölgesindeki İroni: Depremler, Sıfır Atık ve Kentsel Dönüşüm
Zihinsel esaret: Afyonların ardındaki gerçek tehlike ve islami değerlere sadık kalma çağrısı
Görünmeyen Düşman: Kutuplaştırma ve İdeolojik Savaş
Dikey Yapılaşma ve Mahalle Kültürünün Erozyonu: Bir Hikâyenin Ardında Saklı Öğütler ve Tehlikeler
Alın Size Mektup!.. Alın Size Belge!.. İşte Danya’nın Mektubu Filistin’in ve Danya’nın Sessiz Çığlığı!..
TFF’nin Sponsorluk Skandalı, Futbolda Çizgi Aşımı ve Toplumsal Bilinç Uyarısı!..
Çifte Standartlar ve Sessiz Çığlık - Epstein Davası Üzerinden İslam Dünyasına Sesleniş
Süper Kupa Olayları ve Ardındaki Sorular - Türkiye Futbol Federasyonu, Protokol Detayları ve Toplumsal Dinamikler
Yılbaşı Kutlamalarının Dini Perspektiflere Göre Derinlemesine Analizi
Teğmen Krizi ve Askerlik Anlayışı: Geçmişten Günümüze Derin Bir Bakış
Balfour Deklarasyonu ile Başlayan Filistin'in Kırık Hikâyesi
Abdülhamit ve Herzl Penceresinden Yahudilerin Filistin Toprakları Üzerine Kirli Planı
II. Haçlı Seferi, Anadolu Selçuklu Direnci, Haşhaşilerin Kiralık Savaşı, Papa'nın Kaygıları ve Nûreddin Mahmud Zengî'nin Zaferi
SOSYAL MEDYA PLATFORMLARINDA DOLAŞAN DEPREM YALANLARI
Yaşarken Enkaz Haline Gelenleri Kim Kurtaracak?
Oysa ülkeyi yönetenlerin Hz. Ömer olması gerekmiyor muydu?
BATI ile yatıp, BATIL ile kalkmak: KURAN-I KERİM’E TEKME ATMAK!..
Ramazan Ayında Şehvetin Azması (!)
GELENEKSEL TABİR İLE “İB..LİK” VE FUHŞİYAT NASIL MEŞRULAŞTIRILIR?
Metropolden Köye, Köyden Mezraya
MİLLİ SİNEMA ve ADANIŞ KUTSAL KAVGA
Madenlerimiz Yeni Teknolojilerin Hammaddesi & Bizi Bekleyen Tehlikeler
DİLİPAK, MAHKEMEDEKİ SAVUNMASINDA “ASLINDA SAVUNDUĞUM KİŞİLER TARAFINDAN SUÇLANDIM.”
METAVERSE (SANAL GERÇEKLİK)
KÜRESEL SALGIN İNSANLIĞI ÇARESİZLİĞE SÜRÜKLÜYOR!..
YAHUDİLİĞİN VE SABATEİZMİN TÜRKİYE’DEKİ YANSIMALARI
Eşcinseller Neden 20 Yıl Daha Az Yaşıyor!..
9 EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ'NDE İSLAMİ EĞİTİM
Göç ve Göçmen Meselesi
1 Teklifim Var!.. Hem 500 Kat Fazla Verim Elde Edelim! Hem de Ormanlarımız Geri Gelsin!
Bilişim Suçları ve Banka Kartları Dolandırıcılığı -2-
Bilişim Suçları ve Banka Kartları Dolandırıcılığı -1-
Kanal İstanbul Projesi ve Türk Boğazlarına Hakimiyet Meselesi -IV-
Kanal İstanbul Projesi ve Türk Boğazlarına Hakimiyet Meselesi -III-
Kanal İstanbul Projesi ve Türk Boğazlarına Hakimiyet Meselesi -II-
Kanal İstanbul Projesi ve Türk Boğazlarına Hakimiyet Meselesi -I-
Filistin Meselesi ve Tarihten Günümüze Yahudiler!.
Tek Kuşak Tek Yol Projesi ve Çin Hegemonyası
Hayvanlar Alemine Dönüş
Tehlike'nin Farkında mısınız? Dünyada - Türkiye'de ETCEP Uygulaması ve Topluma Yansıması
Şimdi Dünyayı Ne Bekliyor?
Kurtuluşa Giden Yolculuk BENİM AİLEM -1-
Benim Ailem
Küresel Soykırım
Dil (Ses) Eğitimi
Tarihsel ve Stratejik Anlamda İstanbul’un Girit ve Diğer Depremlerle Bağlantısı - Büyük İstanbul Depremi
Dikkat!.. Yeni Tehlikenin Adı Mavi Bebek (Blue Baby)
bncmedyahaber.com Yazarı Muhammet Binici Kimdir?