Yayı Ne Kadar Geriye Çekerseniz Ok O kadar İleri Gider!
Bana göre tarih şuurunun, bilincinin en güzel ifadesi diyebiliriz.
Tarihten ibret almak da bu olsa gerektir.
Son zamanlarda büyük küçük demeden esnaflarla ilgili şikayetler ayyuka çıktı.
Sahte ürün üreten ve satan mı dersiniz. Gramaj hilesi yapan mı! Yoksa tekel oluşturmaya çalışan mı ne ararsanız var!
İnsanlara gına geldi.
Toplumda güven yerle yeksan oldu.
Gıda Savaşlarına karşı AHİLİK TEŞKİLATI hayata geçirilmeli, bir ahilik kuralı olan “papucu dama atmak” kuralını gerçekleştirmeli.
Oysa biz “ben siftah yaptım komşum siftah yapmadı bunu da komşu dükkandan alın” geleneğinden kültüründen gelmiyor muyuz?
Bizim binlerce yıllık kültürümüz geleneğimiz var!
Bizim AHİLİK kültürümüz, Ahilik teşkilatımız var.
Bize ne oldu böyle?
Şimdi yayı germe vakti!
Kırşehir'de AHİLİK Haftası kutlamaları anmaları yapılır ve pilavlar yenilir, Ahilik teşkilatı, ahilik geleneklerimiz anlatılır.
Tabi bu güne uyarlanmış olan meslek kuruluşları, dernekleri var! Var var olmasına da yönetimlerini ele geçirenler genellikle saçlarını bıyıklarını boyayıp gençleşmeye(!) çalışan dedelerden oldukları için olsa gerek ne yazık ki bugünkü şikayetler bunların varlığına rağmen ayyuka çıkmıştır.
Meslek kuruluşlarının seçimleri de başka bir sorun! Kuruluşu ele geçirenlerin elinden almak mümkün görünmüyor! Allah uzun ömür versin dileriz ama şahısların “ahirete irtihalleri” dışında yerlerini terkleri pek alışılmış durum değil!
Ahilik teşkilatımızı ve bu kadar derinliği olan tarihi birikimi olan Ahilik geleneklerimizi
yılda bir defa anmak yetmez!
Prof. Dr. Mete Gündoğan Hoca Ahilik Teşkilatı'nın Osmanlı’nın kuruluşuna etkisi ile ilgili şunları söylüyor;
Osmanlı İmparatorluğu’nun Kuruluşunda Ahilik Etkisi ile ilgili olarak;”… daha o tarihler de 32 sektör var! 32 sektörün içerisinde de bir düzen kuruyor, şimdi düzen de bakın bir adamın yükselebilmesi için 9 kademe vardır ahilik teşkilat 9 tane kademe Bir Yiğit geldin girdin yiğit deniyor yiğit arkadaş sen bir yiğit adamsın ki geldin teşkilata girdin sonra o Yamak oluyor sonra çırak oluyor sonra Kalfa oluyor sonra Usta oluyor sonra 6. kademede Ahi oluyor 7. kademede halife 8. kademede Şeyh 9. kademede Meş Şeyhül Meşayih (şeyhlerin şeyhi) oluyor. Şimdi bak nasıl oluyormuş gördük mü? Böyle Derneğe üye oldum Ahi oldum yok öyle bir hikaye! Çırak olacak, Yiğit olacak, yamaklık yapacak, kalfalık Yani bir adam Şeyh ise bu adam mutlaka bir konuda her aşamadan geçmiş bir adam demektir. Şeyh böyle olunuyor ve bu adam matematik tıp gibi bilimleri biliyor, bu teşkilatlarda oturuyorlar, bu teşkilatlarda dünya ve ahiret mutluluğu sağlayacak yaklaşık 740 tane kuraldan bahsedilir. Fütüvvet teşkil 700 Kural bizde Ahi Evran'ı örtmek için 56 kural vardır. Kafamızda işte “pabucunu dama atmak” çok bilinen “ Eline beline diline sahip ol” filan bunlar hep Ahi Evran'ın temel kurallarıdır. 740 tane var düşün ne ne yapıyor bu kurallar? Yeme içme adabından tutun oturup kalkma, gitme, konuşma, alışveriş, su içme, yıkanma, hamamda yıkanma, yatma, uyuma…. 740 tane kurala uyuyor bu adamlar. Böyle bir teşkilat olursa Osmanlı kurulur. Nereden çıkardın Osmanlı kuruluşunu... bak Osman'ı sultan yapan, öğüt veren Şeyh Edebalı ahi şeyhidir. Yani bu adam Şeyh Edebalı bir teşkilata girmiştir yiğitlik yapmıştır yamaklık çıraklık kalfalık ustalık Ahilik halifelik şeyhlik 8 mertebeye gelmiştir…
Osmanlı Devleti’nde Ahilik Teşkilatının Temel Rolü
Orhan sultana da işte bak böyle davran şöyle davran diyebilmem Kırşehir'den Ahi Evran'ın icazet alarak yani o teşkilatın yetiştirdiği bir şeyhti. O Şeyh Osmanlı İmparatorluğu dediğimiz İmparatorluğu kuruyor ya da Devlet-i Aliye Yüce Osmanlı Devleti dediğimiz Devleti kurabiliyor yoksa böyle tesadüf devlet içinde olmaz. Tesadüflere yer yok, boşluk da kabul etmez devlet işi yönetimi Sen boşluk bırakırsan gelir başkası doldurur. “
Ahilik teşkilatı ile ilgili olarak Prof. Dr. Orhan Küçük Hoca şöyle özetlemiş;
“Ahilik Nedir? Amaçları Nelerdir?
Ahilik; bağımsız ve güvenli bir devletin tesis edilmesine ve
devamlılığına hizmet edecek şekilde, İslâm dini kaynaklarını referans alarak; meslek örgütlenmesi çatısı altında insanın meslek sahibi olması ve sanatını ilerletmesi yanında ahlâk ve erdem bakımından da geliştirilmesini sağlamak üzere oluşturulmuş sivil toplum yapılanmasıdır.
Vicdan sahibi, iyiliği yaygınlaştırmak isteyen gençler “bir araya
gelerek Araplar arasında fityan, ayyar, şuttar; Farisiler arasında
civanmerd; Türkler arasında ise aki grupları oluşturmuşlardır”
(Sarıkaya, 2018: 405).
Ahilik, Anadolu’da 13. Yüzyılda Ahi Evran-ı Veli tarafından; çalışmanın, iş üretmenin ve mesleki eğitimin sistematik ve sürekliliği sağlayacak şekilde tesis edilmesinde erdem ve ahlâkın gözden kaçırılmaması için sanat ve maneviyatın bir arada sistemleştirilmesi düşüncesiyle kurulan esnaf örgütü, bir yönüyle de toplumsal dayanışma teşkilâtıdır. Ahi teşkilatlanması, manevi gelişim ve erdemle birlikte sanatın ve ticaretin ele alınması yönüyle diğer benzerlerinden ayrışmakta, kendine özgü bir yapı ortaya koymaktadır.
Ahiliğin temel amaçları olarak tespit edebildiğim şu hususlar
paylaşılabilir:
* Üretim ve ticaret yaparak ülkenin refahını artırmak üzere sanatın ve sanatkârlığın gelişmesi, ilerlemesi ve yaygınlaşması,
* İktisadi işleyişin kadim geleneğimiz doğrultusunda; çalışmak, dürüstlük, aldatmamak, iyilik yapmak, iki günü birbirine eşit olmamak, ölçü ve tartıda hile yapmamak, komşusu açken tok yatmamak gibi esaslara bağlı kalarak üretici, satıcı ve alıcı yanında devletin de uygun gördüğü bir düzende yürütülmesi,
* Cemiyetin insan kaynaklarının geliştirilmesi ve katma değer
oluşturacak niteliğe kavuşturulması,
* Üyelerin mesleki becerilerinin geliştirilmesi ve dayanışma
kültürünün tesis edilmesi,
* Toplumun ahlâki yönden gelişimine katkı sağlanması, böylelikle daha sağlıklı ve bir arada yaşanabilir, uzun ömürlü bir sosyal yapının oluşturulması,
* Gereğinde ülke savunması için silahlı güç olarak mücadeleye katılacak bir yapının tesisi,
* Sıralanan temel amaçlar neticesinde toplum genelinde iyi örnek oluşturarak toplumun çalışma, dinamizm, dayanışma, ahlâk ve maneviyat ekseninde şekillenip güçlü bir ülke omurgası oluşturmak.”
Toplumun yaşamasının temel dayanaklarımdan birisi güven ve huzurdur. Güvenin huzurun olmadığı yerde bereket olmaz hayat çekilmez hale gelir. Toplumsal barış sağlanmaz!
Ahilik teşkilatı tüm prensipleri ile günümüz ihtiyaçları da göz önüne alınarak tekrar hayata geçirilmelidir.
Ahilik teşkilatı “Gıda Savaşlarına“ karşı alınabilecek en temel tedbirlerdendir.
Esnafın, zaanatkarın, tüccarın kural tanımaz fırsatçılık yapması toplumsal barışı güven ortamını yok eder!
Mutfaktaki yangın mazallah etrafa yayılır!
Bir yandan gıda savaşları bir yandan fırsatçılar soyan soyana, kazıklayan kazıklayana devam eder dururlar!
Vesselam
|
||
|